Depremi tahmin etmek mümkün mü

Bilim Kurulu üyesi, yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür'ün her depremin ardından, "Uzman isim depremi önceden bildi..." minvalindeki paylaşımlara benim aracılığımla verdiği yanıtları okudunuz. "Depremlerin olacağı faylar belli, yerleri belli. Önemli olan deprem dirençli kentler yaratmaktır" diyor. Peki depremi önceden bilmek gibi bir durum gerçekten mümkün mü Eğer bu mümkünse, 'bilmek' ne işe yarar 1999 Düzce depremini bir hafta, geçtiğimiz nisan ayındaki Silivri depremini 20 gün, Sındırgı depremini ise 3 hafta önceden Emel Özuğur'un Youtube programında tahmin eden Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ile 2010 Elâzığ, 2011 Van depremlerini 5 gün, Sındırgı'da depremini ise 4 gün önce 'Dikkat!' başlığı ile duyuran deprem tahmin uzmanı OksalErevyanıtladı.

ELİMDE ÇEKİÇ SAHA SAHA DOLAŞTIM SADECE MAKALE YAZMAKLA OLMAZ BU İŞ

JEOLOG, Prof. Dr. Şener Üşümezsoy: "Simav fay hattı kuzeyden güneye doğru geliyor, buraya gelince de Sındırgı'dan dönüp, Simav Dağları doğusunda kayboluyordu. Simav ve Gördes Dağı kayaları ve minarellerinin uzayıp, koparak, nasıl yön değiştirdiğini 40 yıl önce -1999 depreminin çok öncesinde- elimde çekiç, karlı havada, üzerim çıplak şekilde tespit ettim. Nasıl tahmin ettin deniliyor ya... Bu iş emekle olur, makale yazmakla değil. Ki 2011'de Simav'da 5.9 büyüklüğünde bir deprem oldu, bu fay 20. kilometreye kadar kırılınca Simav Dağ'ı yükseldi ve önündeki alan çöktü. Çöktüğü alan da kuzeye kadar giderek, Simav ve Emet ile birleşti. Aynı şekilde 1928'de Emet'te 6.2, 1944'te Şaphane'de 6.2, 1970'te Çavdarhisar'da 5.9 büyüklüğünde bölgede büyük hasara yol açan depremler oldu. Burada kırılmayan tek fay Sındırgı'da olduğu için 'kırılabilir' diye bir uyarı yaptım. Yılların tecrübesidir bu. Bir piyano gibi düşün. Tuşları ayrı ayrı. O tuşların hepsi de ayrı ayrı bir ses çıkarıyor. Depremler de öyle. Farklı farklı yerlerden kırılıyor faylar. Yani Do-Re-Mi diyor. Sen Fa geleceğini biliyorsun."

Haberin Devamı

ELEŞTİRİLERE CEVABI TABİATIN KENDİSİ VERİYOR

"99 depreminde de bir benzeri oldu. Arka arkaya 5 fay kırıldı. Altıncısı Düzce fayına yedincisi ise Çınarcık ve Esenköy'e bir stres yüklemişti. Herkes adalarda bir deprem beklerken, ben bu tabloya bakarak, 'Düzce'de olacak' demiştim. Öyle de oldu. Yani elimdeki notalara, resme baktım. Fayları segmentlere ayırmak, nereden, nasıl kırıldığını bilmek önemli. 'Ama Japonya'da olan depremde kimse ölmüyor' deniyor. Böyle bir türkü tutturulmuş, gidiyor. İyi de orada olan depremler Japon adalarından 300 km. uzakta oluyor. Oysa Japonya'nın içinde, Kobe'de olan depremde en az 1000 kişi öldü. Depremin olduğu nokta ile şehir arasındaki mesafe çok önemli. Bizim burada, depremler 20- 30 km'lik mesafelerde. Bu da en fazla 6.5'lik bir deprem yapar. 7.5- 7.6- 7.8'lik depremler için en az 400 km'lik mesafe gerekir. Bunlar göz ardı ediliyor. Beni eleştirenlere ise cevabı tabiatın kendisi veriyor."

Haberin Devamı


ÖNLEM ALMADIKTAN SONRA DEPREM TAHMİNİ YAPMANIN HİÇBİR ÖNEMİ YOK

DEPREM tahmin uzmanı, İstanbul 911 Arama Kurtarma Araştırma Derneği kurucusu Oksal Erev: "Yorumlarımı, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) bünyesinde 2000'de, araştırmacı Lütfi Canyaran tarafından bulunan ve sahaya uygulanan bir sisteme göre yapıyorum. Sistemin özelliği şu; kayaçlar yani fay kırıkları arasında kuvars kristalleri vardır. Depremden önce faylarda bir baskı oluşur. Bu baskı kuvarsa da baskı bindirir. Baskı gören kuvars ise elektromanyetik dalga yayar. Bu cihazlar bu sinyali yakalar. Böylelikle bu normal dışı durumu günler öncesinden tespit edebiliriz. Gelen sinyalleri de bir veri ve grafiğe dönüştürerek, 'Kuvarz sıkışmaya başladı, şu bölgeye dikkat' diyoruz.

Haberin Devamı

PROJE RAFA KALKTI

Proje ilk uygulamaya konduğunda 30'dan fazla istasyon vardı, o istasyonların kurulumunda görevliydim.