Halihazırda devam eden 'satranç' oyununda hem yapılan hamlelere hem de oyunun oynandığı bölgelere bir yenisi eklendi.
Hangisi mi
Baltık.
Rusya Federasyonu ile Baltık ülkeleri arasında giderek artan ve heyecan dozunu artıran karşılıklı adımları, gözleri bir anda bu coğrafyaya çevirdi.
En son manşetlere yansıyan haber Danimarka'dan geldi.
Mevzu ise yine aynı:
21. yüzyılın olmazsa olmazı 'insansız hava aracı-İHA', İngilizcesiyle 'drone'.
Amerika Birleşik Devletleri 47. Başkanı Donald J. Trump'ın görevi devraldığı konuşmasında Grönland ile ilgili sarf ettiği sözler sonrasında gözlerin çevrildiği Danimarka bir kez daha gündeme gelmiş oldu.
Çok sayıda havalimanına yönelik gerçekleştirilen İHA saldırılarının "sistematik" bir hibrit saldırı kapsamında "profesyonel bir aktör" tarafından gerçekleştirildiğini belirtti. Danimarka, 'olağan şüpheli' olarak Rusya Federasyonu'na işaret ederken Rusya'ya bağlayan bir kanıt bulamadığını da söyledi. Kremlin ise müdahil olduğuna dair tüm iddiaları reddetti.
Durum böyle 'muallak' olunca Danimarkalı yetkililer insansız hava araçlarının yerel olarak fırlatıldığından şüphelenildiğini belirtip güvenlik endişeleri nedeniyle düşürülmediğini de ifade ettiler.
Son dönemde giderek artan bu tür 'İHA' haberleri sonrasında önemli bir haber ajanslara düştü.
Litvanya'ya gelişmiş bir E7T AWACS radar uçağı konuşlandırıldı Türkiye tarafından.
360 derece radar kapsama alanı ile uzun menzilli tespit ettiği verileri gerçek zamanlı C2'ye dönüştürebilen modern bir Boeing-737 AWACS.
Ayrıca alçaktan uçan insansız hava araçlarını ve yer tabanlı radarların bazen kaçırdığı diğer nesneleri tespit edebilen E-7T "Barış Kartalı"nın Havadan Erken İhbar ve Kontrol (AEW&C) uçağı olarak görevi, NATO hava savunma sistemleri için gerçek zamanlı gözetleme ve komuta-kontrol sağlamak.