15 Temmuz ruhuna ne oldu

Hain darbe girişiminin üzerinden sekiz yıl geçti.

15 Temmuz; milletin çıplak elleriyle, tanka, topa, silaha karşı koyduğu bir destandır.

İki bin yıllık Türk tarihinde müstesna bir yeri vardır.

Dünyada da eşi benzeri yoktur. Başka milletlere direniş için ilham olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Bakınız Bolivya'da geçen ay darbeciler aynı yöntemle püskürtüldü.

Çok korkunç şeyler yaşadık. Az buz şey değil. Ordu içinde yuvalanmış FETÖ'cüler, bugün Siyonistlerin Gazze'de yaptığı vahşetin aynısını kendi halklarına reva gördüler. Emin olunuz emellerine ulaşmak için daha beterini de yapabilecek potansiyelleri vardı. Bereket millet fırsat vermedi, imdad-ı İlahi yetişti...

İşgal yıllarında gâvurun yapmadığını yaptılar. Milleti köprüde kurşuna dizdiler. Meclis'i bombaladılar.

"Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayakBoşanır sırtlara, vâdilere, sağanak sağanak"diyor şair Çanakkale'yi anlatırken... O gecenin İstiklal Harbinden farkı yoktu. Özel Harekât Dairesinde görevli 44 polisimizi parça parça ettiler. 35 uçak ve 37 helikopter havalandırdılar. Bu hainlik ve onlara karşı gösterilen kahramanlık asırlar geçse de unutulmayacaktır. Bir ibret vesikası olarak hatırlanacaktır, hatırlanmalıdır. 15 Temmuz ruhu ayakta tutulmalıdır.

Benzer bir kalkışma olsa vatandaşın darbecileri asfalttan kazıyacağı kesin.Areda Surveybir araştırma yapmış. Halkın yüzde 73,4'ü yine sokağa çıkarım diyor. Peki, ya yarın

15 Temmuz bir parti meselesi değildir, olmamalıdır. 15 Temmuz bir şuurun, serdengeçtiliğin dışa vurumudur. Bunu sabote etmek isteyenler çıkacaktır. Nitekim kalkışma gecesi darbeciler için meyhanede kadehkaldıranlar, evlerinde Tweetleri katlayanlar, tanklar için alkış tufanı koparanlarniyetlerini saklamıyor. Direnişin göbeği Ankara'da artist bozması bir belediye başkanı, anma töreni yapmayacağını ilan ediyor mesela! Ne bunlara, ne de suistimal edenlere fırsat vermemelidir.

Medya notları...

Cumhurbaşkanı'nın NATO zirvesini takip için kalabalık bir gazeteci heyeti davet edildi. Tam 22 meslektaşımız uçaktaydı. Bunların 5'i Sabah, 3'ü Demirören, 2'si Ciner grubundandı. 2'si TRT'den, 2'si NTV grubundan, 2'si de Türk Medyadandı. Buna karşılık orada temsil edilmeyen medya grupları vardı. Dijitalden de katılımcı yoktu.

Sabah, Hürriyet, Posta, Daily Sabah... Uçaktaki yazılı basının temsilcileriydi. Gerisi televizyoncuydu. Televizyon ağırlığından olsa gerek röportaj deşifresi ilk defa gece servis edildi. Gazeteler için geç bir saatti.

Erdoğan'ın NATO zirvesi için bulunduğu ABD'den emeklilere yapılacak zam için