Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu ile sohbet ederken aslında Türkiye için hayati önemi olan "Kalkınma Yolu"nu soracaktım.

Doğu'yu Batı'ya bağlayan...

Irak'ın Basra Körfezi'ndeki El-Fav Limanı'ndan Türkiye'ye ulaşan, oradan Batı'ya açılan 1200 kilometrelik demir ve karayolu. Dünya ticaretinin yeni rotası...

Elbette bunları konuştuk ama daha sohbetin başında konu yerel seçimlere geliyor.

Soruyorum:

"Ulaştırma ve Altyapı Bakanı olarak şu anda bir numaralı gündeminiz nedir"

Bakan Uraloğlu gülerek şöyle diyor:

"Bir numaralı gündem 31 Mart seçimleri..."

Seçimler deyince de tabii İstanbul...

Ve İstanbul'da yaşayıp trafikten şikâyet etmeyen olabilir mi

Büyükdere Caddesi'nden tutun tüp geçidin girişine, köprü trafiğine, TEM'de bitip tükenmek bilmeyen kuyruklara kadar İstanbul'un trafik çilesini çekmeyen var mı

İşte yerel seçimlerin en çok tartışılan meselesi.

Soruyorum:

"İstanbul'da yerel seçimler gündeminin en önemli maddesi ulaşım ve kentsel dönüşüm. Bu trafik meselesi nasıl çözülecek"

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Bakan Uraloğlu bir karayolcudur. Türkiye'nin neredeyse bütün karayollarında emeği vardır. Karayolları Genel Müdürlüğü döneminde de büyük projeleri başlatıp bitirmiştir.

Çok net bir cevap veriyor:

"Murat Kurum Bey'le istişare ediyoruz. Projeler paylaşılıyor. İstanbul'un ulaşım sorununu artık yüzeyden çözmek mümkün değil. Yani yerüstünde ulaşımı çözemezsiniz. Yeraltına, yani metrolara inmeniz lazım. Onun için de toplam 1004 kilometrelik bir metro hattı gerekiyor. Bunun şu ana kadar yaklaşık devam eden inşaatlarla birlikte toplam 400 kilometrelik bir hattın bitirildiğini düşünsek. Demek ki daha 600 kilometrelik bir metro hattı gerekiyor. Ve bize göre öncelik burada. Elbette Allah korusun bir deprem riskine karşı mutlaka dönüşüm diyoruz."

Sohbetten sonra düşünüyorum da; 600 kilometrelik metro hattı, muazzam bir inşaat demektir. İzmir-İstanbul Otoyolu kadar bir yol bu. Üstelik yerin altında inşa edilecek. Metrosunu, teknolojisini düşünürseniz.

Yine müthiş bir maliyet.

Her parti, her aday bu sorunu çözeceğini söylüyor ama gerçek ortada.

600 kilometrelik metro hattı.

Bunu artan nüfusla doğru orantılı bir zaman dilimi içinde tamamlamak kolay iş değil.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Demek ki yerüstündeki çözümler artık tükenmiş.

Meseleye artık bu açıdan bakacağız.

VE KALKINMA YOLU İÇİN HEYETLER DEVREDE

İstanbul'un trafik meselesinden sonra şimdi Türkiye'nin Körfez ülkeleriyle birlikte üzerinde durduğu "Kalkınma Yolu"na geliyorum.

"Kalkınma Yolu", Pekin'den Londra'ya kadar uzanan deniz, kara ve demiryolu.

Şu anda denizden çok uzun bir yolla süren bu lojistik süreç, "Kalkınma Yolu"yla bambaşka bir noktaya gelecek.

Örneğin Çin'den çıkan bir gemi Basra Körfezi'ne geldiğinde, Irak'ın El-Fav Limanı'na yükünü bırakacak. Oradan 1200 kilometrelik demir ve karayoluyla Türkiye'nin Ovaköy Kapısı'na ulaşacak. Oradan da ister demir, ister kara yoluyla Avrupa'ya... Ya da tercihe göre deniz yoluyla Akdeniz'e açılacak.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Bu tarihi proje için bakan Uraloğlu son gelişmeleri şöyle anlatıyor:

"İki hafta önce Irak Ulaştırma Bakanı ziyaret etti. Hem ikili görüştük hem de heyetler arasında teknik görüşmeler yapıldı. Sonrasında bizden üst düzey bir heyet hem Bağdat'a gitti hem de Irak'ın Basra Körfezi'ndeki Fav Limanı'na gitti. Kalkınma Yolu'nun başlayacağı Fav Limanı'nda incelemeler yaptılar. Görüldü ki orada bir sıkıntı yok, hatta hızlı ilerliyoruz