Barış Süreci'nin 'Kızılcık Şerbeti'

MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin önceki gün yaptığı açıklamalardan sonra aklıma ilk gelen cümle şu oldu: "Barış süreci ve kızılcık şerbeti."

Yani barış sürecini sulandırmak ve baltalamak isteyenlere;

Bahçeli ve MHP'nin milliyetçiliğini Bozkurtluğunu sorgulayanlara;

Barış sürecinin arkasında başka bir ajanda olduğu suçlamalarına;

Ve özellikle "yaralayıcı iddialara" karşı;

Devletin durumunu işte bu cümleyle özetliyorum: Anadolu tabiriyle "kan kusup, kızılcık şerbeti içiyoruz" deriz ya...

Öfke fırtınalarına kapılmamak için derin derin nefes alırız.

Örnek mi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın partisinin son grup toplantısında söylediği şu sözlere dikkat: "Partimizin, ittifakımızın ve devletimizin, önce 'Terörsüz Türkiye'yi ardından ülkemize yönelik terör tehdidinin bertaraf edildiği terörsüz bölgeyi inşa etme azmi tamdır. Evlatlarımıza terörün karanlık gölgesinin düşmediği bir Türkiye'yi inşallah teslim edeceğiz. Cumhur İttifakı olarak bir siyasi risk alıyorsak, sadece elimizi değil gövdemizi de taşın altına koyuyorsak işte bunun için alıyoruz."

Haberin Devamı

Burada "sadece elimizi değil gövdemizi de taşın altına koyuyoruz" cümlesi "siyasi risk alıyoruz" vurgusuyla birleşince neden "kızılcık şerbeti" dediğim anlaşılacaktır.

Yoksa Erdoğan'ın saldırılara karşı ne kadar keskin ve etkili konuşan bir hatip olduğunu artık herkes biliyor.

Dahası var...

Devlet Bahçeli'nin partisinin Siyaset ve Liderlik Okulu'nun diploma töreninde yaptığı şu konuşma: "Kızılcık Şerbeti"nin ne demek olduğunu anlatan o sözler: "İhtirasları zapt edecek manevi dizginlerimiz vardır. Ütopik görüşlere; uçuk, ölçüsüz ve seviyesiz sözlere sırtımızı dönüyoruz. Son raddeye kadar kulaklarımızı kapatıyoruz."

Ve işte "kızılcık şerbeti"ni en iyi anlatan ders niteliğinde bir örnek: "Bazı provakatif çıkışlara, Siyonist-emperyalist tazyik ve telkinlere, abuk sabuk ifadelere, tahrik ortamını canlandırmaya dayalı küstah ve kumandalı söylemlere rağmen aşama aşama, kademe kademe sonuca doğru gidiyoruz."

DEM PARTİ'YE GELİNCE

Aslında bu saldırılara karşı Cumhur İttifakı çok keskin açıklamalar yapabilir.

Hatta DEM Parti Genel Başkan Yardımcısı Gülistan Koçyiğit'in İmralı görüşmesinin detaylarını açıklamasının ardından sert uyarılar da olabilirdi.

Haberin Devamı

Nitekim Koçyiğit, Cansu Çamlıbel'e şöyle demişti: "Ben iktidarın, iktidarda kalıp kalmamaktan bağımsız olarak bu süreci yürüttüğünü hiç düşünmedim. Hâlâ da düşünmüyorum açıkçası. AKP bu süreci, seçim tartışmalarından, oy kaygısından, taban kaygısından ziyade mi yürütüyor Hayır!"

Bu sözler ne anlama geliyor

"Cumhur İttifakı'nın barış sürecinin dışında bir başka ajandası olduğu iması değil mi"

ÖMER ÇELİK ÖYLEBİR CEVAP VERİRDİ Kİ...

Normalde AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in böyle bir açıklamaya karşı tecrübesi ve birikimiyle çok keskin bir açıklama yapabileceğini biliyorum.

İçeriği güçlü bir cevap.

Ama hayır...

Şimdilik yapmıyorlar.

İşte bunun adı "kızılcık şerbeti içmektir".

Haberin Devamı

Bu noktada Bahçeli'nin Bozkurtluğu ile ilgili keskin mesajını da buraya almalıyım:

"Bozkurtluğuma gelince, ben elbette bir Bozkurtum, ecel aman verdiği müddetçe Bozkurt olacağım, öyle de göçüp gideceğim."

DIŞİŞLERİ VEKIZILCIK ŞERBETİ

Devletlerarası ilişkiler duygusallığa izin vermez.

Çok iyi biliyorum ki...

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın birbiriyle çelişen bazı açıklamaları konusunda Dışişleri Bakanlığımız da kapsamlı değerlendirmeler yapıyordur.

Örneğin "ulus devlet" üzerine yaptığı açıklamalar bölgemizdeki toplumsal yapıları kaşıyacak niteliktedir.

Sert karşılıklar verilebilir.

Ama duygusal olmak yerine, Cumhurbaşkanı