Afrika'daki Türk başarısı kod adı: Abeche

Önceki günlerde; Dünya ajanslarında sessiz sedasız bir haber.

Dev savunma şirketlerinin yönetim kurullarında; Afrika'ya silah satan devletlerin ofislerinde "Bu da nereden çıktı şimdi" dedirten bir haber.

Başlık şöyle: "Türkiye ile Çad arasında askeri işbirliği anlaşması imzalandı."

Şimdi, "Çad'la anlaşma yapsan ne olur, yapmasan ne olur Varlığı, zenginliği nedir ki" diye soruyorsanız eğer; Cevabım şudur:

- Bu haber Afrika'da kıyasıya rekabet eden devler arasındaki müthiş bir gelişmenin işaret fişeğidir.

Ve haberin devamı: "Türkiye ve Çad arasında imzalanan askeri işbirliği anlaşmasına göre; Türk uzmanlar, Abeche Hava Üssü'nü kullanacak ve Çad'lı personele İHA eğitimi verecek. Anlaşma kapsamında Çad'ın doğusundaki Abeche Hava Üssü, Türk askerinin kullanımına açılacak."

Yine "Ne var bunda" diyebilirsiniz. Şimdi haberin en ilginç noktasına geliyoruz.

Haberin Devamı

Dikkatle okuyalım: "Bu gelişme 11 Ocak 2025'te, Fransız güçlerinin Abeche askeri üssünden çekilmesinden sadece bir hafta sonra gerçekleşti."

Buradaki "sadece" ifadesinin altını çiziyorum. Ve "Abeche"yi bu müthiş başarının kod adı yapıyorum.

Neden mi Anlatayım.

Arkadaşlar son dönemde Afrika'da bazı devletler arasında çok ciddi bir rekabet yaşanıyor. Bu rekabet iki sektörde gelişiyor:

1- Savunma sanayi

2- İnşaat sektörü

TRİLYON DOLARLIK REKABET

İnşaat sektörüyle ilgili çeşitli defalar yazmıştım. Türk müteahhitlik sektörü Afrika'da muazzam işler alıyor. Yalnızca Suudi Arabistan'da 2.7 milyar dolarlık iş aldılar. Çin, İtalyan, Fransız ve Türk firmalar arasında kıyasıya bir rekabet var. Yani ilk 2'deyiz. Çin birinci sırada. Ya biz ya İtalyanlar geçiyor.

Bugün konumuz savunma sanayisi olduğu için yazının başlığına dönüyorum.

İLK ŞİKÂYETMISIR'DA GELMİŞTİ

Bu olayı daha iyi analiz edebilmek için biraz geri gidiyorum. 2022 yılı kasım ayında Çevre Bakanı Murat Kurum'la gittiğimiz Şarm El-Şeyh'te yapılan BM Çevre Zirvesi'ne...

O zirvede ülkelerin stantlarını gezerken, bir an Fransa Devlet Başkanı Macron'un şu açıklamasını duymuştuk. Macron bir gazetecinin Fransa'nın Afrika'daki sömürgeci geçmişiyle ilgili bir sorusu üzerine şöyle demişti: "Çinliler, Ruslar, Türkler, Afrika'da Fransızlar'dan veya diğerlerinden daha iyisini mi yapıyor Bizden 10 kat daha beterini yapıyorlar."

Haberin Devamı

Afrika'da devasa üsleri olan, silah satışlarıyla, maden şirketleri, Lejyonerleri ve dev inşaat firmalarıyla Afrika'ya "çöken" büyük devletlerden birinin başkanı belki de ilk kez rekabet ettiği Çin ve Rusya'ya Türkleri ekliyordu.

O gün şöyle demiştim: "Tamam işte. Demek ki doğru yoldayız."

Ama bir farkla... Türkiye, Afrika'yı onlar gibi bir "köle atlası" olarak görmüyor.

Türkiye, "Sömürgeler kur, kurtulurlarsa kendine bağlı hükümetler kur, olmadı darbeler yap" diyen bir habis anlayışta değil ki...

Türkiye, "Sen kazan ben de kazanayım" diyerek insanı esas alan bir yolda yürüyor.

O yüzden de etkili oluyor.

Daha geçen gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan savaşın eşiğine gelen Etiyopya ve Somali Devlet Başkanları'nı Ankara'da buluşturup barıştırdı.

Haberin Devamı

Bütün Afrika için Türkiye'nin barış mesajıydı bu.

Yazının başına dönersem; Yani Fransız askeri çekildikten 1 hafta sonra Türk askerinin yaptığı anlaşmaya.

Bu yalnız Çad'da olmuyor.

Batı Afrika'dan Kızıldeniz'e uzanan 3 milyon kilometrekarelik bir alanı kapsayan Sahel bölgesi ülkelerinde asker bulunduran Fransa, bu ülkelerden Mali, Nijer ve Burkina Faso'dan askerlerini tamamen çekiyor.

Bölge ülkelerinden Çad, Fransa ile olan "savunma sanayisi ve güvenlik anlaşması"nı iptal ediyor.