Zulme itirazda geç kalma!

Herkesin dilinde olan şu sözü herkes hatırlayacaktır: Hastalıktan korkma, geç kalmaktan kork! Çünkü geç kalındığında hastalığın tedavi imkânı kalmayabilir.

Gazze'deki zulmü sona erdirmek için de 'hür dünya'nın çok geç kaldığı söylenebilir. İsrail'in keyfî şekilde Gazze'yi işgal etmesi, orayı açık hapishane haline getirmesi ve insanî yardım çalışanlarını dahi katletmesi karşısında sessiz kalan hür dünya, son günlerde itirazını yüksek sesle dile getirmeye başladı. Elbette bu itiraz ve uyanış çok önemlidir, ama keşke geç kalınmamış olsaydı...

Gazze Mahkemesi Başkanı Richard Falk, İsrail'in Gazze'deki "en ölümcül soykırımını" durdurmak için BM Genel Kuruluna silâhlı müdahale yetkisi verilmesi çağrısı yapmış ve acilen harekete geçilmemesinin "insanlığın tarihî bir başarısızlığı" olacağını kaydetmiş. (AA, 18 Ağustos 2025)

İstanbul'da bir otelde düzenlenen "Gazze Mahkemesi Acil Durum Basın Toplantısı"nda konuşan Falk, "Batı'nın liberal demokrasilerinin bu kadar suç ortaklığı yapması büyük bir üzüntü kaynağı ve değişimin yolda olduğunu görüyoruz. Batı halkı yavaş yavaş yeniden tepki veriyor. Acil bir şekilde tepki vermeleri gerekiyor, yoksa çok geç olacak" değerlendirmesinde bulunmuş.

Tüm insanların vicdanına seslenmeye çalıştıklarını belirten Falk, hükümetlerde değişim yaratacak, silah ambargosu ve çeşitli yaptırım biçimleri gibi adımları teşvik eden, aynı zamanda kamuoyunun ve sivil toplumun başlattığı apartheid karşıtı kampanyalarla Filistinlilerin temel hak mücadelesiyle dayanışmayı güçlendiren bir aktivizmi desteklediklerini ifade etti.

Gazzelilere yardım konusunda hangi eylemin önceliklendirilmesi gerektiği sorulan Falk, "İsrail'in tam işgali, Filistinlilere kendi vatanlarında korunma hakkı tanınmaması, bu kabus senaryosu, bunun nihaî kriz değil, soykırım sürecinin ağır bir aşaması olduğunu söylememize yol açabilir" cevabını vermiş.