Eskiden, açlıktan ölüm denildiğinde akla Afrika gelirdi. Hatta bu konudaki haberler ekseriyetle sansasyon olarak değerlendirilir ve aç insan fotoğrafları bile inkâr edilirdi. Öyle ya 21. yüzyılda bir insanın açlıktan ölmesini insanoğlu nasıl kabullenir ve normal karşılardı
Aradan yıllar geçti ve 21. yüzyılın ilk çeyreğine ulaştık. Bu defa Gazze'de başta çocuklar olmak üzere insanlar açlıktan ölüyor ve dünya bu vahim durum karşısında seyirci desek yeridir.
Üstelik bu açlık, gıda olmamasından değil; zalim İsrail'in gıda geçişine izin vermemesinden kaynaklanıyor. Filistin ya da başka ülkelerdeki sivil toplum kuruluşları, Gazze'ye aylarca yetecek miktarda gıda stoklarının olduğunu, ama bunu Gazzelilere ulaştıramadıklarını açıklıyorlar. Böyle bir dünyada kıyametin kopması hak değil mi
Gazze'deki açlık zalim İsrail'in planladığı bir durum. Gazze'yi önce yaktı, yıktı, bombaladı. Şimdi de kalanları aç bırakarak öldürmenin peşinde. İnsanlığın bir an önce harekete geçip bu zalimliğe son vermesi icap etmez mi
Konu ile ilgili bir haber insanların vicdanını sızlatır cinsten. Şöyle: "Gazze'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde yetersiz beslenme sebebiyle hayatını kaybeden Nur Eşref Ebu Sela'nın (10 yaşında) amcası Gazi Ebu Sela, "Bir batı ülkesinde böyle bir şey olsaydı kıyamet kopardı" diyerek, Arap ülkelerine ve tüm dünyaya sitemde bulundu. (...) Gazze'de açlıktan hayatını kaybedenlerin sayısı 87'si çocuk olmak üzere 133'e yükseldi. Bir zamanlar sağlıklı bir çocukken İsrail'in uyguladığı abluka sonucu açlıktan bitkin düşen ve Deyr el-Belah'taki Aksa Şehitleri Hastanesi'ne kaldırılan Nur, hayatını kaybetti. Yeğeninin bir deri bir kemik hale gelmiş bedenine işaret eden Gazi Ebu Sela, "Nur, gül gibi bir kızdı, iskelete döndü. Neden Açlık yüzünden. İsraillilerin bize dayattığı abluka yüzünden" dedi." (AA, 27 Temmuz 2025)