Ekonomik krizle boğuşan ülkemizde gözlerden kaçan bir durum daha var. O da, ekonomik kriz kaynaklı derin bir 'kültür krizi' yaşandığıdır.
Yeni eğitim yılı için alış verişe çıkan veliler, 'kitap-defter-kalem' fiyatlarındaki artış karşısında şok olmuşlar. Elbette okul kitapları ücretsiz olarak veriliyor, ama eğitim ve öğretim sadece 'ders kitapları' ile sınırlı değil ki. Bir veli, yeni okuyama başlayacak çocuğuna değişik hikâye kitapları ve benzeri malzemeler almak istemez mi Peki, böyle bir isteği kaç liraya karşılayabilir Ekseriyeti dar gelirli olan veliler, çocuklarına istediği hikaye, roman ya da ilgilerini çeken başka kitapları temin edebilir mi Bu durum Türkiye'nin uzun dönemdeki 'kültür'ünü de olumsuz şekilde etkilemiş olmayacak mı
"Okula dönüş" ekonomiyi canlandırıyor, ancak aileler okul ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Değişik açıklamalara göre bir okul çantasının maliyeti 5 bin liraya kadar ulaşıyormuş. Yine haberlere yansıyan bilgilere göre okul dönemi öncesi yapılan kırtasiye denetimlerinde binlerce ihlal tespit edilmiş ve 15 milyon TL'yi aşkın idari para cezası kesilmiş. Bu tablo aynı zamanda ahlak dersinden sınıfta kalabileceğimizi göstermez mi Nasıl bir eğitim sisteminde yetişiyoruz ki kırtasiye ürünlerinde bile başkasını yanıltmayı marifet bilenler çıkıyor
Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD) verilerine göre 2024 yılında eksiksiz bir okul çantasının maliyeti 1.980 lira iken, 2025 yılı fiyatlarına göre bu rakamın 2 bin ila 5 bin lira arasına yükseldiği belirtilmiş. Enflasyon rakamlarını hesaplayanların bu fiyatlardan haberi oluyor mu
Veliler için bir başka dert de bazı okullarda istenen yüksek miktarlardaki bağış rakamlarıdır. Öğrenci kaydı için bağış istemek güya yasaktır, ama ekseriyetle 'gönüllü bağış' yoluyla bu uygulama devam edip gider. Bu meseleyi çözüme kavuşturmak belki kolay değil, ancak mevcut durumun da can sıkıcı olduğunu görmek icap eder.