Gazze'yi, dolayısı ile Filistin'i ve Filistinlileri haritadan silme niyetiyle yola çıkan İsrail, hiç ummadığı bir netice ile karşılaştı ya da karşılaşmak üzere. Oradaki savaş ve işgal bitmemiş olsa da hal ve gidişe bakılırsa netice İsrail'in aleyhinde olacak.

İsrail'in bir bahane ile Gazze'yi işgal ettiği ilk günleri düşünelim. Başta Amerika ve Avrupa ülkelerinin idarecileri olmak üzere neredeyse bütün liderler İsrail'e destek açıklaması yapıyorlardı. İnsanlar da savaşı izleyip çok da ilgi göstermeyen bir tavır ortaya koymuşlardı. Fakat sonraki günlerde 'insanlık' uyandı ve kesin bir dille İsrail'i kınamayı tercih etti. Başlangıçta İsrial'e destek açıklaması için sıraya giren ülke liderleri de, iç kamuoyundan ve bilhassa üniversite öğrencilerinden gelen itirazlara daha fazla kulak tıkayamadılar ve "İsrail orantısız cevap veriyor" demeye başladılar. İlerleyen günlerde ise büyük ölçüde İsrail idaresinden desteğini çekmek mecburiyetinde kaldılar.

Bugüne geldiğimizde İsrail kaybederken Filistin'in kazandığını ve daha da kazanacağını söylemek mümkün. Şu haberler bunun delili olsa gerek:

"Avrupa İsrail'in 8 aydır devam eden ve soykırım olarak değerlendirilen Gazze Savaşı'na karşı Filistin devletini tanıma yoluna girdi. Filistin devletini tanımayla ilgili ilk açıklama Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store'den geldi. Onu İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile İrlanda Başbakanı Simon Harris takip etti. Buna göre Norveç, İspanya ve İrlanda'nın Filistin'i devlet olarak resmen tanıması 28 Mayıs 2024 salı günü yürürlüğe girecek. Belçika Kalkınma İşbirliği Bakanı Caroline Gennez, 'Belçika, Avrupa'da öncü olmalı ve Filistin devletini şimdi tanımalıdır' dedi."