Hem kaybetti, hem kaybettirdiler
Siyasetin yalan üzerine kurulduğunu bilenler ekseriyetle hayal kırıklığına uğramazlar. Bu gerçeğin farkına varamayanlar da ömürleri boyuncu 'hayal kırıklığı' yaşamaktan kurtulamazlar. Bu bakımdan siyasete mesafeli olmak iyidir.
Siyasette en çok şikayet edilen konulardan bir de, milletvekili ya da belediye başkanlarının 'parti değiştirmesi'dir. Parti değiştiren vekillere eskiden beri iyi gözle bakılmaz ve tenkit edilir, buna rağmen parti değiştirmeler de sürüp gider. Böyle durumlarda en zor durumda kalanlar ise "kraldan fazla kralcı" olanlardır. Bir vekil ya da belediye başkanı parti değiştirdiğinde onu alkışlayanlar ya da kınayanlar; belli bir süre sonra aynı vekilin yeniden parti değiştirmesi ya da önceden ayrıldığı partiye dönmesi üzerine adeta şoka girmiş oluyorlar. Maalesef siyasetin temelinde bu yanlışlar var. Parti muhabbeti sebebiyle eşini, dostunu ya da akrabasının hatırını kıranlar sonra pişman olup hatalarını görmüş oluyorlar; ama ekseriyetle iş işten geçmiş oluyor.
Geçmişte iktidar partisini en ağır dille suçlayanların bugün neredeyse 'iktidar partisini temsil ettikleri' görülmüyor mu Bu karar zıt tavırlar siyasete olan güveni tamamen yerle bir etmiş olmuyor mu
Kuruluş yıl dönümünü kutlayan iktidar partisi içinde bazı siyasetçilerin 'özeleştiri' yapmaları dikkat çekiyor. Bu eleştiriler arasında iktidar partisinin ciddi bir yol ayrımında olduğunu söyleyenler de var. Bazı partililer de 'tuhaf zamanlardan' geçtiklerini beyan edip iktidar partisinin kurulduğu ilk günleri hasretle aradıklarını ifade ediyorlar. Dikkat çeken başka bir yorum da iktidar partisinin 'milletin partisi' olmaktan 'devletin partisi' olmaya dönüştüğü şeklindeki değerlendirmelerdir.