Bir Ramazan Bayramını daha milletçe idrak ettik ve uğurladık. Bütün sıkıntılarına rağmen İslâm âlemi ve Müslümanlar bayram sevincini yaşadı. Elbette kavgasız, savaşsız, huzurlu gerçek bayramlara kavuşmak için de dualar edildi.

Sadece İslâm dünyasında değil, Avrupa ve Amerika başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinde umut veren bayram tabloları görüldü. Moskova'daki camilerde cemaat caddelere taşarken, bazı TV kanalları bayram namazını canlı olarak yayınlamış. Benzer şekilde bazı Avrupa ülkelerinde Ramazan Bayramı namazı vesilesiyle ortaya çıkan tablo gelecek için sevindirici ipuçları verdi.

Çok sayıda 'yabancı' lider de Ramazan Bayramı vesilesiyle tebrik mesajları yayınladı. Örnek olması bakımından 3 mesajı özetlemekte fayda var.

İlk mesaj, Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier'den. Steinmeier Türkçe, İngilizce ve Arapça olarak yayımladığı mesajında, "Ramazan ayı bir kez daha sona erdi. Ülkemizde bu bayramı kutlayan tüm Müslümanlara en içten selâmlarımı ve en iyi dileklerimi iletiyorum" ifadesini kullanmış. Bu yıl bir iftara davet edildiğini hatırlatan Steinmeier, "Bu beni derinden etkileyen bir akşamdı. Bu vesileyle şunu tekrar öğrenmiş oldum, bir din yalnızca inançlardan, Yaratıcı ve dünya üzerine düşünmekten, pratik eylemlerimizi yönlendirecek etik ilkelerden oluşmaz" değerlendirmesinde bulunmuş. Steinmeier, ayrıca "Bu, İslâm'ın özel gelenekleriyle Almanya'ya ne denli yerleştiğinin küçük bir işareti" ifadesini de kullanmış.

İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'nın mesajı da dikkat çekici. Matarella, İtalya'daki Müslümanların Ramazan Bayramı'nı kutlarken, Orta Doğu'da Ramazan ayının "kabul edilemez şiddet olaylarının gölgesinde geçtiğini" hatırlatmış. Mattarella, Cumhurbaşkanlığı sitesinde yayımlanan bayram mesajında, "Ramazan Bayramı'nı İtalya'da karşılayan Müslüman vatandaşlarımıza en iyi dileklerimi iletmekten memnuniyet duyuyorum" ifadesini kullanmış. Cumhurbaşkanı Mattarella, "İtalya'daki toplumsal hayatın temel unsurlarından biri dinî çoğulculuk, inanca dayalı her türlü ayrımcılığın reddedilmesi ve ibadet özgürlüğüdür. Bu anayasal ilkelere uygun olarak, (İtalya) Cumhuriyet, aşırılıkçılığa ve hoşgörüsüzlüğe karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürmektedir" değerlendirmesinde bulunmuş.