Cezaevleri tablosu

Adalet Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de cezaevinden çıkanların yüzde 45'i yeniden suç işliyormuş.

Dünya ortalaması da yine bu civardaymış. Sadece bu bilgi bile cezaevleri meselesini enine boyuna tartışmayı, konuyu masaya yatırmayı icap ettirmez mi

Cezaevlerinin 'ıslahevi' olmaktan çoktan çıktığını rakamlar ortaya koyuyor. Acaba buraları yeniden ve uzun dönemde 'ıslah evi' haline getirmek mümkün olur mu Çok zor, ama bunu yapmadan da toplumun huzura kavuşması kolay değil.

Medyada gündem olan haberlere göre cezaevleriyle ilgili şimdiki tablo şöyle özetlenebilir: Türkiye'de güncel rakamlara göre cezaevinde 400 binden fazla tutuklu ve hükümlü bulunuyor. 600 bin hükümlü ise denetimli serbestlik kapsamında bulunuyor ve bunların kalan cezası dışarda infaz edilmiş oluyor. Böylece Türkiye'de şu anda bir milyondan fazla kişi infaz sistemi içinde bulunuyor. (t24.com.tr, 6 Mayıs 2025)

Mevcut tabloyu değiştirmek için Adalet Bakanlığı'nın yeni bir infaz rejimi üzerinde çalıştığı hatırlatılsa da bunun nasıl olacağı net olarak açıklanmış değil. Toplumda umumî anlamda bir cezasızlık algısı, yani 'yapanın yanında kâr kalıyor' ya da 'adalet doğru olarak tecelli etmiyor' kanaati var. Medyada yer alan haberlere göre Adalet Bakanlığı kaynakları, "(Bu meseleyi düzeltmek) Bu sadece Adalet Bakanlığının tek başına yapabileceği bir iş değil. Ailenin, toplumun ve devletin hep beraber bu olaya el atması lâzım" demişler.

Yine Adalet Bakanlığı verilerine göre son 20 yıl zarfında 8 milyon 300 bin denetimli serbestlik kararının infazı yerine getirilmiş. Bu çerçevede, 3 milyon 500 bin iyileştirme faaliyeti gerçekleştirilirken, bunların 1 milyon 450 bini madde bağımlılarına yönelik olmuş. 1 milyon 424 bin hükümlüye kamu yararlı bir işte ücretsiz çalışma imkânı getirilmiş. 69 bin hükümlünün ise denetimli serbestlik üzerinden elektronik izlemeyle takibi yapılmış.

Netice itibarıyla bu tablo "Büyük Türkiye"ye yakışan bir tablo değil. Yaklaşık 400 bin kişinin cezaevinde olması ve 600 bin hükümlünün ise 'denetimli serbestlik' kapsamında bulunması büyük bir problemdir.