Ekrem İmamoğlu kendisini hakim karşısına çıkartan dava dosyalarının tamamında fail konumunda. Valiye küfür, YSK'ya hakaret, YÖK'e tehdit, Cumhuriyet savcısını hedef gösterme derken "turpun büyüğü" diye eline aldığı yem pancarının tadına bakmak zorunda kaldı.

Çünkü bu defa makamına tanınan yetkiyi kullanarak kendisine emanet edilen kamu kaynaklarını şahsi çıkar amacıyla istismar ettiği tespit edilmişti. Suç amacıyla örgüt kurup yönetmek, rüşvet, irtikap, nitelikli dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırmak ve kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirip satmak gibi yüz kızartıcı suç iddiasıyla tutuklandı İmamoğlu.

TÜRKİYE'Yİ FETÖ PİSLİĞİNDEN TEMİZLEYEN YARGIDIR

Şimdi bağımsız ve tarafsız Türk yargısına hesap verecek. Savcılık makamının MASAK raporlarına, vergi uzmanlarına, banka hesap hareketliliğine, HTS-Baz eşleştirmelerine, tapu kayıtlarına, tanık beyanlarına, para trafiğine bakarak oluşturacağı iddialara karşılık mahkeme heyetine savunmasını yapacak. Çıkacak karara da uyacak.

Şüphesiz savunma hakkını ve itiraz yollarını kullanacak İmamoğlu da.

Muhalefet aksi yönde algı üretmeye çalışsa da; 12 Eylül, 28 Şubat, Ergenekon, FETÖ dönemlerinin Türk adalet sistemine olan güveni sarstığı aşikâr olsa da görevini hür vicdanına bağlı kalarak yapan, ülkeyi FETÖ'nün pis sızıntısından, 15 Temmuz darbe işgalinden hukuk içinde kalarak temizleyen on binlerce hakim ve savcısı var Türkiye'nin.

Ekrem İmamoğlu ve diğer tutukluların dosyalarına da aynı hassasiyetle bakacaklardır.

CHP İMAMOĞLU'NA GÜVENİYORSA SAVUNSUN

CHP ve muhalefet çevreleri mesnetsiz bir önyargıyı yayarak haksızlık yapıyorlar yargı mensuplarına. Bizzat CHP'lilerin ve mağdurların şikayet ve itiraflarıyla başlayan bir soruşturma yeni tanıklar ve yeni itiraflarla genişliyor. Muhtemeldir ki bu çorap söküğünün devamı da gelecek.

Bu açıdan CHP lideri ve elitleri görevini yapan yargı ve emniyet mensuplarını lekelemeyi bir an önce bırakmalı. Sokağa döktükleri insanları devletiyle, polisiyle, mahkemesiyle karşı karşıya getirip sonra da dokunulmazlık zırhının arkasına saklanmaktan vazgeçmeli.

Ekrem İmamoğlu ve diğer CHP'li belediye başkanları hırsızlıktan, yolsuzluktan ve terörden dolayı tutuklandı.

CHP elitleri, tutuklu başkanlarına çok güveniyorsa eğer, hukuki bir dosyayı siyasi mesele haline getirmeyi ve kitlelerin arkasına saklanmayı bırakıp mahkemede yapacakları savunmaya çalışmalı.

"MUHATAP ALMIYORUM" CEVABI İDDİAYI KUVVETLENDİRİR

Sorulan her soruya, her iddiaya "muhatap bile almıyorum" demek suçsuzluğun değil suçu gizleme telaşının alameti olarak algılanabilir pekala.

CHP her işi olduğu gibi dava ve soruşturma dosyalarını da ciddiye almayarak hata ediyor.

Savcılık makamı çalışmış, şikayetleri delilleri tetkikleri raporları bir araya getirip suç şüphesi üzerinden detaylı ve kuvvetli bir soruşturma açmış.

Bu kadar kuvvetli bir dosyaya cevabınız "hiç de bile, Erdoğan rakibini elemek için yaptırdı" olamaz, olmamalı. En ideolojik kör, en babadan miras CHP'liler bile bir kere, iki kere inanır buna.