Günahları kendi boyunlarına...

Galatasaray çok eksik... Bir de deplasmanda oynuyor. Seyirci gücü yok. Ne de olsa hava da sert. İlk yarıda iki topları direkten dönüyor. Kötü oynamıyorlar ama şampiyonluğa oynayan bir takım havası yok. Diyecekler ki, 'çok eksik var.' Kabulüm ama daha farklı mücadele etmeleri gerekiyordu. 1-0'dan sonra ikiyi bulamazsan sıkıntıdır. Öyle de olsa. Hatta Sivas biraz akıllı topu oyuna soksa 2-1'i bulurdu. Demirbay çok güzel bir gol attı, çok kötü bir penalt ı yaptı. Ceza alanı içinde büyük takımda oynayan bir futbolcu Ankara oyun havası oynamaz. Oynarsan adamı yalelli yaparlar.
Süre ilerledikçe Galatasaray'da panik başladı. Nitekim golü de yediler. Penaltı, net penaltı... Ama bir başka pozisyon daha var. Sivaslı oyuncu kendi ceza sahası içinde sırt üstü yere düşüyor. Düşerken topun nerede olduğunu görmüyor. Hissediyor mu bilemem, yere düştükten sonra kollar açık top koluna geliyor. Son anda topu görüp oynuyor mu oynamıyor mu Günahı boynuna. Öyle bir pozisyon ki hakem çok yakın, bunu en iyi çözecek adam o. Biz kamerayla ne kadar uğraşsak, yerdeki futbolcunun vücut dili ve ne yaptığını en iyi o hisseder. Bu pozisyona net penaltı ya da penaltı değil deme şansımız yok. Bir tek şey deriz, hakemin de futbolcunun da günahları boynuna. Yalnız