Tutuklanmak için yalvarıyor!
EKREM İmamoğlu, dava konusu edildiği için ortalığı velveleye veriyor ve fakat kendisi, bu kardeşinizi aynı gerekçeler ile dava etmişti. Asla haklı değildi ama inanılmaz bir biçimde kazandı, sonra biz itiraz ettik, falan filan... Bilin istedim, böyle biri bu adam... Yani; kendisi aynı sebeplerle başkalarını mahkemeye vermeye pek meraklıdır. Kimsenin Ekrem İmamoğlu'na siyasi yasak getirme çabası yok. Suç işlemediysen sakin ol adalet yerini bulur, yok eğer aksi ise yaygaranın bir faydası olmaz. Suçlamalara cevap vermeden sürekli mağdur edebiyatı yapıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, mahkemelerden aldığı cezalar ile görevden alınmaktan korkuyor mu yoksa görevden alınmayı istiyor mu... Kendisini tutuklatınca Cumhurbaşkanı olacağına çok fazla inanmış, elinden geleni yapıyor. Her Türk vatandaşının asli görevi, yargının yürüttüğü soruşturma ve kovuşturmalara saygı göstererek Cumhuriyet Başsavcısı, Başsavcı Vekilleri, Cumhuriyet Savcıları ve Sulh Ceza Hakimlerinin yanında olmaktır.
YANGIN DEĞİL, İHMALLER VE YETKİ KARMAŞASI ÖLDÜRMÜŞ
Cumhurbaşkanı, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a büyük bir umut besliyorum.
Bolu'daki otel yangının ardından devlet kurumlarının işleyişi hakkında acımasız bir özeleştiri yapmak şarttır. Bu devlet hepimizin. Çalışmayan devlet hiç bir partiye yar olmaz. Herkes başkasını suçluyor. Siyasi mensubiyet içinde her bir taraf, karşı tarafa saldırıyor. Şimdi tüm oteller bir dahaki yangına kadar sıkı bir denetlenir. Sonra yine boş, maalesef böyle düşünüyorum. Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminde devletin tepesinin yetki, görev ve sorumluluklarını ele alıp düzelttik fakat devletin geri kalanında yetki ve sorumluluk kavgaları, itişkakış ve belirsizlikler hala devam ediyor...
Muhalefetin iktidar ile el ele verip bu sorunları acilen çözmesi gerekiyor. Hayatını kaybedenler ve aileleri için kusurun hangi kurumda olduğunun bir önemi var mı...
GEZİ: PROTESTO MASKELİ İSYAN
Sokaklara çıkalım, ortalığı yakıp yıkalım, ekonomiyi felç edelim, polislere düşmana saldırır gibi saldıralım dediler ve bunları yaptılar. Gezi olayları esnasında, CHP'nin ve o zamanki HDP'nin bugünkü DEM'lilerin çok sevdiği çapulcular, seçilmiş hükümeti seçim dışı yol ve yöntemlerle devirebileceklerini zannetmediler mi... Emperyalist yamyamlarca desteklenmediler mi...
Ülkemizde, Osman Kavala başta olmak üzere, bazı iş adamları ve holdingler bu alçakları açıkça desteklemediler mi... DHKP-C, PKK, FETÖ mensubu kahpeler ile birlikte davrandılar. Devlete baş kaldırdılar. Silah sıktılar. Taş attılar.
Molotof kokteyli attılar. Sadece kamu mallarına değil; binlerce sivil vatandaşın malına mülküne zarar verdiler. Meşhur isimlerin bu olayda bilerek, isteyerek ve planlanarak kullanılması için