Sisli temas

DEPREMİN arkasından gelecek olan siyasi türbülans galiba yavaş yavaş başlamak üzere. Belki de başladı. Aslında Sinan Ateş suikastıyla startı verilen bir sarsıntıya zemin hazırlanmıştı. Şimdi de Meral Hanım üzerinden ATIŞLAR başladı... Daha önce de yazdım. Türkiye zor bir ülkedir. Coğrafyası gereği DIŞARISIYLA çok boyutlu ilişkisi vardır. Bunu yönetmek de hiç kolay değildir. İsterseniz adım adım gidelim. Uzun ve karışık bir konu çünkü... Rahmetli Deniz Baykal siyaseten tasfiye edildi. Edeni bulduk mu Görebildik mi Hayır. Kemal Bey CHP'nin lideri oldu. GANDİ KEMAL diye parlatılan Kılıçdaroğlu kısa sayılacak yürüyüşten sonra partiyi ele geçirdi. Bu şık bir ifadeyle bile operasyondu. Oldu. Kemal Bey sonra CHP'yi yani okumuş yazmış insanların partisi olarak bilinen ve bu nedenle asla iktidara gelemeyen partiyi değiştirmeye soyundu. Çok uzun yol kat etti. Kemal Bey partisini değiştirirken iki siyasi ameliyat gerçekleşiyordu. MHP içinden Meral Hanım ayrılıyor ve İYİ PARTİ ile yola devam ediyordu. AK Parti de bundan nasibini alıyor hem Ahmet Davutoğlu hem Ali Babacan rotalarını değiştirip kendi partileri ile yeni ufuklara yelken açıyordu. Uzaktan bakıldığında bile bu ÜÇ PARTİ'nin yani İYİ PARTİ-GELECEK PARTİSİ ve DEVA'nın tek başına iktidar olma ihtimalleri yoktu. Ancak operasyon MERKEZ SAĞI yani ERDOĞAN'ı zayıflatmak için yapılıyordu. BAŞKALAŞAN CHP'nin önünün açılması için yani. İsimlere çok girmeden ilerlemeye çalışalım... 12 Ocak günü Meral Hanım BİLİNMEYEN bir sebeple rahatsızlandı. Geceyi "hafif çarpıntı şikayetiyle" kaldırıldığı Ankara Güven Hastanesi'nde geçirdi. Olayla ilgili kulağıma çok tuhaf fısıltılar gelse de yazmak istemedim. Gereği de yoktu. Kolay inkar edilirdi... Biliyordum. Ancak Meral Hanım'da herhangi bir sorun yoktu. Parti sözcüsü hastaneden ayrılan Akşener'den sonra "Türkiye'nin çok ağır sorunları var. Başkanımız yoruldu" açıklaması yaptı. Haliyle anlamadım! Ülkeyi yöneten Meral Hanım değildi ki! Neden yoruluyordu... Çok üzerinde durmaya gerek de görmedim Ancak Meral Akşener'in BAŞDANIŞMANI Turan Çömez'i dinleyince işler değişti. Çömez, "Türkiye tarihi bir dönemeçten geçiyor. Sayın Genel Başkanımızın sırtında çok ama çok ağır sorumluluklar var. Kamuoyunun BİLDİĞİ ve BİLMEDİĞİ ÇOK ZOR ve STRESLİ BİR DÖNEMDEN GEÇİYOR..." Çömez satır aralarına sıkıştırdığı iki kelime ile Meral Hanım'a sıkıntı olan bir parantezi küçük bir şekilde aralıyordu. Ancak gerisini söylemiyordu... Akşener'in ne ile uğraştığını, canını neyin sıktığını hangi problemlerle başa çıkması gerektiğini bilmiyorduk. Güncele gelelim... 2019'da CHP'ye yani değişen CHP'ye katılan eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan çok iddialı ve ses getiren bir çıkışa imza attı. "Akşener masayı dağıtırsa bunun bir bedeli olur, elimde belgeler var hepsini açıklarım, İçişleri Bakanlığı dönemine ait belgeler" diyerek 6'lı MASANIN ortasına pimi çekilmiş el bombasını bıraktı. "CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile ilgili belgelerin olduğu bir dosya verdim" diyen Okuyan, SİYASETİN tepesine balyoz gibi indi. Yılların siyasetçisi Okuyan kabaca şunları söylüyordu: "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanamaz olgusunu oluşturan hangi parti Kazanacak bir adayla çıkmalıyız diyor. O masayı dağıttığı anda Sayın Meral Akşener ile ilgili bizim de ben ve benim neslimin söyleyecekleri var. Belgeler ve dosyalar var. İhanettir, bunu çok net söylüyorum; Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı partinin içinden negatif konuşmaların hepsi kendi bilgisi dahilinde oluyor. Dosyayı Kılıçdaroğlu kullanmayacak ben kullanacağım... Olay sanıldığından daha büyük etki meydana getiriyordu. Kemal Bey İYİ PARTİ liderini arayıp "Söz konusu tüm iddialar tamamıyla yalandır..." diyor ve arkasından Okuyan'ın parti ile ilişiği kesiliyordu. İYİ PARTİ de yasal yollara başvurarak Okuyan'ı dava ediyordu. Ve iki gün sonra Meral Hanım sabah canlı yayına çıkıyor ve ortalığı toza dumana katıyordu. Kemal Bey'in ekibine GERİ ZEKALI diyordu... Öyle ileri sözler söylüyordu ki ne masa kalıyordu ne ayağı... Kemal bey aradıysa, Okuyan'ı tasfiye ettiyse neden bu açıklamalara gerek duyuluyordu peki Meral Hanım belli ki Kemal Bey'e hiç inanmıyordu. Aralarında büyük bir GÜVEN SORUNU vardı. Canlı yayında CHP Genel Başkan