Gel bakalım Ekrem!

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gidilirken, Muharrem İnce'yi sunumu çok tartışıldı. Yıllar sonra da tartışılacaktı. Kemal Bey sadece Muharrem Bey'i geçebiliyor ve genel başkanlığını koruyabiliyordu. Kendi içindeki "ZAFER" dışında kayda değer bir başarı yakalayamadığı ortadaydı. Genel seçimlerde CHP'nin oyu artmadığı gibi, düşüşün de olduğu SIR değildi. Değişik renkteki adayların varlığıyla yerel seçimlerde başarı yakalansa da, bu PARTİNİN OY ORANINA yansımıyordu. Tekrara düşmemek için yazmıyorum. Ancak Deniz Bey'in CHP'si ile Kemal Bey'in CHP'si bambaşka iki partiydi. Hem içeriye hem dışarıya bakışları farklıydı. Bu nedenle AYNI PARTİDE İKİ AYRI EKOL olarak ayaktaydılar. Dünya üzerindeki GÜÇLERE yakınlığı da böyleydi. Kemal Bey, bu nedenle partide Deniz Bey'e ait ne varsa silip süpürdü. Kemal Bey, CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE ERDOĞAN'I GEÇEMEYECEKLERİNİ biliyordu. İstemiyordu da zaten. Bu nedenle Muharrem İnce'yi aday olarak öne sürdü. Belki de ümidi olan tek isim İNCE'ydi. Ancak Kemal Bey'in "adayı ilan ederken" kullandığı "GEL BAKALIM MUHARREM" sözü uzun yıllar unutulmayacak cinstendi. Seçimler bittikten sonra özeleştiri yapan İNCE katıldığı bir programda "Daha önce istifa etmeyi düşündüm. 'Gel bakalım Muharrem' dendiğinde adaylıktan çekilmeyi düşündüm. Kamuoyu bunu şımarıklık olarak algılar diye düşündüm, yuttum" diyordu. İnce başka bir soru karşısında da "Gel bakalım Muharrem'le kaybettik. Çift başlı görüntü verdik çünkü.." diyerek durumu özetleyecekti. Yani Kemal Bey kazanamayacağı bir seçimde parti içindeki rakibi olan İNCE'yi de tasfiye ediyordu... Kendisi ERDOĞAN'ın karşısına çıkmasa da kaybettiği seçimlerle koltuğundan inmese de rakibi gidiyordu... Sonra İSTANBUL seçimleri geldi ve Ekrem İmamoğlu sürprizle öne çıktı. İmamoğlu, CHP içindeki klasik bir isimden faklıydı. Bunu biliyor ve gösteriyordu! EYÜP SULTAN'daki görüntü ile zaten bunu ilan da ediyordu. Muharrem İnce, KÜRESEL BİR NOKTADAN güç almıyordu. Tasfiyesi bu nedenle zor olmuyordu. Ancak İMAMOĞLU içerideki şartların sonucu gelse bile BÜYÜK OYUNU GÖRÜP ONA GÖRE OYNAYAN bir profil çiziyordu. Bu Kemal Bey'in alışık olduğu bir durum değildi. Kendi oluşturduğu CHP'nin de... Bunu bildiği için de "Belediye başkanlarım bir dönem daha görev yapsınlar" diyordu. Ancak durum pek de öyle olacak gibi durmuyordu. Madalyonun bir de diğer tarafı vardı. Meral Hanım da İmamoğlu'na destek veren ve bunu saklamayan bir liderdi. Akşener, 30 Ağustos nedeniyle yapılan etkinliklerde "1453, Fatih Sultan Mehmet aynı senin gibi dedi ki; 'Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul'u alırım. Bizans'a, Avrupa'ya rağmen, Haçlılara rağmen ya İstanbul'u alırım ya İstanbul beni alır. İki kararlı lider ve İstanbul alındı. İkinci istikbal fethi!" sözleriyle