Kararı birlikte verelim

Geçen sezon Beşiktaş'ı şampiyonluğa taşıyan kadroda öz kaynaktan çıkmış 2 oyuncu vardı. Teknik direktör Sergen Yalçın, sezon başında "En garanti bölgemiz kale" diyerek, Ersin Destanoğlu'na olan güvenini dile getirmiş, bunu lafta bırakmamış, Rıdvan Yılmaz'la birlikte iki oyuncuyu sahaya sürmüştü. Nitekim işin sonunda şampiyonluk gelince, Sergen Yalçın'ın tercihinin ve kararlılığının ne kadar doğru olduğu ortaya çıktı. Bu durumun diğer takımlar için de rol model olması gerektiği ifade edilir hale geldi. Peki bu durum eğrisiyle doğrusuyla denk mi geldi Bu durumu sürdürmek size her zaman başarıyı vadeder mi Öncelikle başarı kriterimizin ne olduğuna karar vermemiz lazım. İlle de şampiyonluk mudur başarı Ya da tek başarı şampiyonluk mudur Şampiyonluk yarışında olmak, keyif veren futbolla o yarışı sonuna kadar sürdürmek bizler için yeterli bir durum mudur Bunun cevabını başkanlardan ve teknik adamlarla birlikte taraftarlar vermeli. Vermeli ki, göreve gelen yönetim ve teknik heyet kendisine bir rota çizsin. Tribün ve sosyal medya reflekslerine göre, kısa zamanda keskin makas değişikliğine gitmesin. Türk futbol ortamında göreve gelen başkan kısa sürede şampiyonluk getirmesi gerektiğini, aksi halde camiasıyla barışmasının pek mümkün olmadığını biliyor. Bu sebeple kısa yoldan başarı getirecek, direkt sonuca gidecek transferlere, kadrolara yöneliyor. Çünkü "Biz bir yola çıkıyoruz, 3 sene sabır istiyoruz" cümlesinin karşılığı yok. Bunu en iyi Galatasaray Başkanı Burak Elmas'ın yaşadığı süreçte görüyoruz. 6 ayda yapılan hamleler, 3 yıllık stratejinden forvete 36 yaşındaki Gomis'i transfer etmeye evrildi. Çünkü, büyük kulüplerde beklenti arşa ulaşmış durumda. Bir sene de kesmiyor, sürekli şampiyonluk, her sene şampiyonluk... Başkanlar da bunu sağlayamadıkları sürece orada duramayacaklarını, en azından tribünle iyi ilişkiler kuramayacaklarını biliyor. Gelelim teknik adamlara... Onlar da başarısızlıkta feda edilecek ilk kişi olduklarını biliyorlar. Göreve gelirken, taraftar dahil "Hocam bize geçleri kazandır, onlarla geleceği kuralım" gibi süslü cümlelerin akan sezonda bir karşılığının olmadığı en iyi onlar biliyor. Yani hem altyapıdan gençler gelsin, kendi çocuklarımızla oynayalım hem de kestirmeden şampiyon olalım diye bekliyoruz.