Sezona Shakhtar maçları ile kötü bir başlangıç yapan Beşiktaş, skor olarak St. Patrick's maçlarında durumu telafi etmiş, oyun olarak ise Eyüpspor önünde ivmesini yukarı taşımıştı. Konferans Ligi play-off serisi ise sezonun seyri için çok önemliydi. Solskjaer, Svensson'un sakatlığından olsa gerek, 3'lü sistemle sahaya çıktı. İlk bakışta, hücumcu kanatları olmayan bir takım için denenebilirdi. Böylece Jurasek sol koridorda, Rashica ise sağ koridorda kendini daha iyi gösterebilirdi. Peki öyle mi oldu

Hayır. İlk yarı boyunca hücum organizasyonlarında etkisiz kalan Beşiktaş, savunmada da rakibine çokça net pozisyon verdi. Orkun, Mario ve Ndidi'den oluşan üçlü orta sahaya rağmen, Lausanne o bölgeleri adeta yürüyerek geçerek Ersin'le çokça muhatap oldu. Bir sistemi denersin, baktın olmadı akan oyunda da sistem değişikliğine gidebilirsin.

45 dakika boyunca rakibin hakimiyetinde olan oyunda, devreye girerken Rashica ile gelen gol adeta ilaç oldu. Üçlü savunma sistemine ikinci yarıda da ısrar edilince özellikle Jurasek'in kanadı savunmada çok aksadı ve tehlikeler devam etti. Hoca, bu bölümde, skoru da yakalamışken dörtlüye dönse daha garantici olabilirdi. Ersin iyi maç çıkarmasa, ikinci maçta işler çok zorlaşabilirdi. Beşiktaş, karşılaştığı rakiplere göre çok daha yetenekli ve kaliteli futbolculara sahip. Ancak özellikle ön alan çoğalma ve organizasyon konusunda yeni oyunculara ve farklı bir oyun anlayışına ihtiyaç var. Her şeye rağmen kendisini Konferans Ligi'ne atabilecek, daha avantajlı bir skor elde edilebilirdi. Eyüp maçındaki savunma zaafları bu maçta da çok görüldü ve 90 dakika çözüm üretilemedi. Gerek teknik ekip gerekse yönetim, oyuncu ve oyun eksikleri konusunu titizlikle çalışmalı. Sezon içerisinde çok daha sert ve üst düzey maçlar oynandığında bu görüntü yetmez. Beşiktaş'ı haftaya Perşembe günü Dolmabahçe'de, konsantrasyonu yüksek olması gereken bir rövanş bekliyor.