Mavinin, tarihin ve lezzetin buluşma noktası: Rodos
Büyük Üstatlar Sarayı'ndan Şövalyeler Sokağı'na, Hipokrat Meydanı'ndan Orta Çağ Saat Kulesi'ne Rodos'a indiğiniz an sizi deniz, tarih ve tanıdık lezzetler karşılıyor. İDO'nun bu yaz başlattığı Fethiye-Rodos feribot hattı ile her köşe başında bir hikâye saklı adaya şans verebilirsiniz
Ege'nin ortasında; tarih, doğa ve denizin eşsiz uyumunu sunan Rodos, hem ilk kez gidecekler hem de yeniden keşfetmek isteyenler için fazlasıyla zengin. On İki Ada'nın en büyüğü Rodos, küçük ve kompakt Yunan adalarının aksine büyük bir coğrafyaya yayılmış. Bu nedenle 'günübirlik gidip dönelim' düşüncesi, adanın ruhunu kaçırmanıza neden olabilir. En az dört gün ayırmak, adayı hakkıyla gezmek ve sindire sindire keşfetmek için ideal.
Bu yıl ilk kez açılan Fethiye-Rodos feribot hattı, adaya ulaşımı oldukça kolaylaştırdı. İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) tarafından işletilen seferler sayesinde 90 dakikada Rodos'tasınız. Üstelik sadece ulaşım değil, seyahat sağlık sigortasından araç kiralamaya, e-SIM hizmetinden kapıda vizeye kadar birçok detayı düşünen bir sistem kurulmuş durumda. İDO Genel Müdürü Dr. Murat Orhan, "Rodos hattı bu sezonun en önemli adımlarından biri. 2025 hedefimiz olan 300 bin yolcuya ulaşmamızda önemli katkı sağlayacak," diyerek deniz ulaşımındaki yeni vizyonu özetliyor.
Osmanlı mirası yapılar
Feribottan indiğinizde sizi karşılayan ilk durak Old Town yani Eski Şehir. Kalın surlar, taş yollar, Atlı Şövalyeler'in izlerini taşıyan yapılar ve sarmaşıklarla çevrili avlular sizi Orta Çağ'a götürüyor. Büyük Üstatlar Sarayı, Şövalyeler Sokağı, Hipokrat Meydanı ve Orta Çağ Saat Kulesi mutlaka görülmeli. Bu tarihi dokunun içinde Osmanlı mirası da göz ardı edilemez. Dimdik ayakta duran Süleymaniye Camii bu adanın çok katmanlı geçmişini gözler önüne seriyor.
Rodos'ta Türk turist yoğunluğu yüksek. Bu durum adanın birçok noktasında Türkçeye hâkim personelle karşılaşmanızı sağlıyor. Araç kiralama ofislerinden restoranlara kadar birçok işletmede 'Türkçe konuşulur' tabelaları görmek mümkün.
Kumsallar, kaleler ve koylar...
Adanın sadece şehir merkezi değil, çevresi de keşfetmeye değer. Kelebekler Vadisi doğaseverlerin gözdesi. Faliraki, hareketli plajları ve su sporlarıyla ünlü. Lindos, âdeta bir tablo gibi; beyaz evleri, dar sokakları, tepedeki antik kale ve aşağıda pırıl pırıl koylar Kalenin merdivenleri göz korkutsa da manzara her şeye değiyor.
Menülerde tanıdık tatlar
Rodos mutfağı, Türk damak tadına hiç de uzak değil. Greek salata, saganaki, ızgara deniz ürünleri gibi klasiklerin yanında İzmir köfte, cacık, dolma gibi tanıdık tatlarla karşılaşmak mümkün. Lezzetler birebir olmasa da benzerlikler sıcaklık yaratıyor.