Fenerbahçe için maç başlangıcı çok önemliydi. İsmail Kartal'ın Ankaragücü maçından sonra "Hatayspor karşısında bambaşka bir takım göreceksiniz" açıklaması boşuna değilmiş. Teknik direktöründen futbolcusuna, doktorundan masörüne, hatta malzemecisine kadar kafa olarak hazır olmanın ve yüksek konsantrasyonun zamanı gelmişti.

Oyun ve top hep Fenerbahçe'deydi. Kanat beklerinin orta sahaya yardımı mükemmele yakın gözüküyordu. Atak sonlandırma grafiği başarılıydı. Takım defansta Hatayspor'un hücum girişimlerine izin vermedi. İyi organizasyonlar oluşturmak çok önemli. Fenerbahçe'nin gol atacağı belliydi.

Dzeko, golcülüğünün yanı sıra her zaman kilit pas yapabilen bir usta. Samuel'e yaptığı asist bunun bir örneğiydi. Güzel gollerin oyuncusu Cengiz, Tadic'in attığı topa nefis vurmuştu.

Hatayspor, ikinci devrenin başında bütün riskleri aldı. Fenerbahçe, topları kısa sürede kaparak önemli ataklar yaptı. Kaçan pozisyonlar oluştu. Skor her an büyüyebilirdi. Tadic, topla buluştuğu anlarda pas istatistiğinde sahada takıma en önemli katkıyı sağlayan isimdi. Szymanski, formsuz görüntüsünden kurtulma sinyalleri verdi. Girdiği pozisyonlarda bir de golleri atsa morali zirve yapacaktı.