Atamayana atarlar gerçeği

Maçın hemen başında Emre Akbaba golü atınca uzun süre tek taraflı bir maç izlemeye başladık. Üçlü savunma anlayışında rakibin kanat forvetleri süratli olursa dengesiz yakalanabilirsiniz. Halil golü Emre'ye attırırken, süratini ve oyun görüşünü çok iyi kullanmıştı.
'Tecrübe başka bir şey' dedirtti gol pasını verirken...

Sonrası oyuna hükmeden Galatasaray'ın bir türlü beraberlik golüne ulaşamadığını gördük. 45 dakikada Eyüpspor'a soğuk ter döktüren 3 karambol ve 2 tanede direkten dönen top, golü getirmemişti.

Şu ana kadar ligimizde duran topları en tehlikeli kullanan takım Galatasaray. Rakip kim olursa olsun, bu topları karşılamada
zorlanıyor. Oyunu geriye yaslanıp neredeyse ceza sahası içinde kabul
edersen golü yersin, futbolun gerçeği bu.

Eyüpspor 'devreyi önde bitirelim' heyecanına yenik düşmüştü. Barış'ın attığı şutun kalabalık savunmayı geçip ağlara gitmesi için 'top istedi' deyimini kullanmak doğru olur kanaatimce.

Abdülkerim'in sakatlığı uzarsa önümüzdeki maçlar için defans dengesi zorlanır.
İlk devrenin durgun oyuncusu Sallai, devre başlar başlamaz golü attı. Gabriel Sara'nın ayak bilekleri topa resmen şekil veriyor. Uzun süredir böyle kadife ayaklı bir orta saha izlemedim ligimizde. Serbest vuruşları mükemmel kullanırken, ceza sahası içinde uygun durumdaki arkadaşlarına verdiği paslar yerinde ve etkileyici.