Sizin yapı çürük!

Fenerbahçe bu sezon Galatasaray'a 'Yapı' diye yüklendi. Galatasaray'ın şampiyonluk kutlamalarında gördüğümüz 'Yapı' harikaydı. Fenerbahçe'nin de keşke böyle bir yapısı olsa. Eskiden Fenerbahçe'de birlik, beraberlik ve aile ortamı vardı.

Kol kırılır yen içinde kalırdı. Şimdi Aziz Yıldırım, Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu'nun yaptığı toplantının içeriği ertesi gün basına yansıyor. Peki bu 3 kişiden hangisi konuşmaları basına servis ediyor.

Galatasaray, ayrılan oyuncularını baş tacı ediyor, hepsi hüngür hüngür ağlayarak veda ediyor. Fenerbahçe ise tesis mutfağından uğurluyor. Böyle kulüp yönetimi, böyle vizyon mu olur.

Bu mudur Fenerbahçe'nin büyüklüğü. 50 yıllık divan kurulu üyesi olarak söylüyorum, "yazıklar olsun." Fenerbahçe yönetimi aslında bu gönderdiği oyuncuların kulübün imajını, itibarını ve albenisini temsil edeceklerini bilmiyor mu

Şimdi siz yabancı bir futbolcu olsanız bu iki manzarayı izleyip, hangi takıma gitmek istersiniz. Fenerbahçe'nin içinde futboldan gelmiş, camianın içini bilen, değerlerini temsil edebilecek kimse kalmamış.

Emin olun, "Fenerbahçe'nin büyüklüğü ne şampiyonluk ne de kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür, adı konulamaz" diyen rahmetli İslam Çupi'nin kemikleri sızlıyordur.

Şu tabloya isyan edecek bir kimse yok mudur kulüpte Şeref tribününde Fenerbahçeli milli oyuncuların, Fenerbahçe'yi Fenerbahçe yapan değerlerin oturması gerekirken, kebapçılar (!) oturuyor... Kendi değerlerine sahip çıkmayan bir camianın başarılı olma ve tarihi doğru yazma şansı yoktur.

Başarısızlığın, bu ortamın oluşmasında etkisi bulunduğunu kabul ediyorum ama şartlar ne olursa olsun Fenerbahçe, Fenerbahçe gibi yönetilmelidir. Ben burada bütün faturanın Ali Koç'a kesilmesini de doğru bulmuyorum. Hakkaniyetli ve adil olmak lazım.