Kuntz'u kurtarır mı!

Grupta herkes Hırvatistan'ın birincilik için favori olduğunu kabul ediyor. Hani, "Birinci belli, ikinci kim olacak" modundalar. İkincilik için de elbette en güçlü aday biziz. Bizi aşağıya çekmeyi başaran, Euro 2024 için favori pozisyona kendisi geçecek. Bu yüzden herkesin Türkiye'ye karşı ayrı bir bilenmişliği var. Hele Ermenistan... Deplasmanda Galler'i yendikleri için adeta tek rakipleri Türkiye. Zira kendi evlerinde bize kayettiler, alacakları 3 puan onları bir anda favoriler arasına sokacak. Haliyle bir de Ermenistan ve Türkiye arasındaki siyasi gerilimin getirdiği ekstra motivasyon var. Maçtan önce Ermeni basını bu maçı adeta bir 'Kutsal mücadele" havasına sokmuştu. Ancak hadlerini de biliyorlardı. Ermeni basını sürekli sadece Hakan Çalhanoğlu'nun değerinin, Ermenistan takımından fazla olduğunu vurguluyordu.

Haliyle bu atmosfer, Ermenistan'ın maçta haddini bilerek oynayacağını ancak fırsat bulduğunda çok tehlikeli ve etkili hücumcularının olduğunu da unutmamalıydık.

Zaten maça da böyle başladık. Ön alanda her ne kadar baskı kursak da merkez savunmacılarımız ve İsmail sürekli oyunun savunma yönünde hata yapmamak için tetikteydi. Cenk Özkaçar'ı bu anlamda çok ürkek gördüm. Ermenistan daha çok onun kanadını kullanıyordu ve ileri çıktığında da geride kaldığında da Cenk'te bir panik havası hakimdi.

Bizim sağ kanattan gelişen ataklarımızda Zeki ve Cengiz'in uyumu ve yetenekleri ilk yarı ön plana çıktı. Tabii bir de Kerem'in