Fenerbahçe'nin ligde Karagümrük maçındaki futbolu, Stuttgart öncesi bizi endişelendirdi. Ama o Fenerbahçe ile dünkü Fenerbahçe arasında siyahla beyaz kadar fark vardı.

Alman takımı öyle kolay lokma değil. İstanbul'a lig üçüncüsü olarak geldi, üstelik son maçında Almanların güçlü ekiplerinden Wolfsburg'u deplasmanda 3-0 yenmişlerdi.

Üstelik Fenerbahçe'nin Alman takımlarına karşı 13 maçta sadece 1 kez galip gelmesi, Alman basınında kendi lehlerine bir psikolojik üstünlük olarak görülüyordu. Evet, iki takımın da 3 puanı vardı, ortada altın değerinde bir 3 puan duruyordu.

Tedesco, forvetsiz oyun anlayışından vazgeçmiş, ancak orta sahada Talisca gibi teknik ama yumuşak bir oyuncu yerine daha savaşçı isimlere şans vermişti. Bu da özellikle ikili mücadelelerde çok fazla kendini gösterdi.

Sertlik dozuna hakemin bu kadar müsamahalı olması anlaşılır gibi değil. Daha ilk yarım saatte hakem, Khannouss'un Alvarez'e yaptığı faule kırmızı kart vermeliydi. Kasık bölgesine öyle bir taban girdi ki, Alvarez sezonu kapatabilirdi.

Ne hikmetse VAR da bu pozisyonda orta hakemi çağırmadı. Hakem penaltı verdi diye tarafsız ve ortadan bir yönetim gösterdiği anlaşılmasın. Kesinlikle o pozisyonda penaltı vermek zorundaydı. Çünkü aleni bir şekilde Skriniar'ı çeken Alman takımının pozisyona itiraz etmesi de çok saçmaydı.

Bu pozisyon dışında hakem takdir haklarını hep rakipten yana kullandı. Hele En-Nesyri'nin gole gideceği ve düşürülerek durdurulduğu bir pozisyon var ki, aleyhimize faul verilmesi anlaşılır gibi değil.