Egolar, açlık ve kalite

Milli araların iyi gelmediği Fenerbahçe, namağlup Hatay karşısında 'nasıl oynayacak acaba' diye merak ediyordum. Dakika 7'de usta Tadic, bir tilki gibi golü koklayan Szymanski'ye "Sen bu golü atarsın" dedi ve vurulması beceri isteyen bir top bıraktı. Polonyalı oyuncunun golü, kazandığı özgüvenin bir nişanesiydi.

O topa ayak sokmak kaliteli santraforların işidir. Szymanski'yi transfer ederken böylesine bir gol canavarına dönüşeceğini hayal etmiş miydi Fenerbahçe'nin transfer şubesi

Hatay takımı sanki ligin ilk maçındaymış gibi, birbirini tanımayan bir ekip halindeymiş gibi oynuyordu. Fred, İsmail, Sebastian'ın merkezdeki presi, 37'lik Dzeko'nun desteğiyle öldürücü pres oluyor ve Hatay'ı bu hale düşürüyordu.

Golü artık kimin atacağı önemsizdi. Geçmiş yıllarda fileleri nadiren Sarsan Osayi, Ankaragücü maçındaki gibi yine kale önünde pusudaydı. Sonrasında bir penaltı verildi, iptal edildi... Burası ilginçti Ama kaptan Dzeko attığı golle, "Penaltıya ihtiyacımız yok" dedi sanki.

İkinci yarının henüz başında ise Livakovic, güzel bir kurtarış yaptı. Hatayspor, devre arasında Trabzon maçındaki gibi bir konuşma mı yaşadı acaba

İlk yarıda kaleyi göremeyen Hatayspor, ikinci yarıda sanki orijinal kıyafetlerini giyip kendini bulmuş gibiydi.

Barış Alper