Amrabat herkesi kurtardı
Galatasaray'ın BAY geçtiği hafta, takipçilerinden Beşiktaş'ın kaybetmesiyle başladı.
Bu pencereden bakıldığında Fenerbahçe için Trabzon deplasmanı daha kritik hale geldi.
Kaybederse Galatasaray resmen BAY geçtiği haftadan 3 puan kazanmış gibi olacak. Bu maçı kaybetmek Fenerbahçe için şampiyonluk yarışından kopmak anlamına gelir.
Zira bir kayıp halinde içeride ve dışarıda huzursuzluk da büyüyecek. Trabzonspor için ise Fenerbahçe'yi yenmenin prestijinden öte pek bir anlam taşımıyor.
Bu şartlarda başlayan mücadelede ev sahibi takımın 'Fırtına' ismine uygun bir oyunu vardı. Öyle ki Fenerbahçe kendi sahasından çıkamadı.
Mourinho baskı yiyeceğini düşünmüş olmalı ki Maximin ve Osayi ile kanatlardan kontraya çıkmak, göbekten de Fred ve Szymanski ile kontrayı desteklemek planıyla sahaya çıkmıştı.
Ama bu bölümde Trabzonspor dönen topları da topladığı için Fenerbahçe düşündüğünü uygulayamadı.
Trabzon'un bu baskısından Fenerbahçe'nin zaman zaman savunmada paniklediğini ve ciddi hatalar yaptığını da gördük. Livakovic'in bu bölümde yaptığı olağanüstü kurtarışlar Fenerbahçe'nin geri düşmesini engelledi.
İlk 15 dakikalık Fırtına'dan sonra Fenerbahçe kasırgası başladı. Öyle ki bu kez Trabzonspor ceza sahasına hapsoldu, ancak bu bölümde de Uğurcan'ın olağanüstü bir performans göstermesi Fenerbahçe'ye gol şansı vermedi.
Ve ilk yarının son bölümünde daha dengeli bir oyun olmaya başladı. Trabzonspor'un biraz daha öne çıktığı bölümde hata kollayan Fenerbahçe, bu fırsatı da yakaladı. Fred'in doğru zamanda doğru yerde oluşu, Eren Elmalı'nın müdahalede geç kalması, Fenerbahçe'nin soyunma odasına önde gitmesini sağladı.