"Bodo"slama gitmek intihar olur

Daha önce de yazdım.
Galatasaray'ın Liverpool zaferi ancak Bodo'yu yenerse değer bulabilir.
Dikkat ederseniz "anlam" demiyorum, "değer" diyorum. Liverpool galibiyeti tarihe geçen büyük bir zafer olarak her şartta anlam taşır. Ancak matematiksel olarak, Bodo ve Union SG maçları da kazanılınca gerçek değerini bulabilir!
Geçen sezon Tottenham galibiyetinin ardından AZ, Malmö ve D.Kiev maçlarında yaşanan hayal kırıklıkları hala hafızalarda.
Dolayısıyla oyun ve puan stratejisi mutlaka buna göre planlanmalı. Okan Buruk ve ekibinin bu bilinçte olduğuna eminim. Hoca'nın hatalardan ders çıkardığını Liverpool maçında da gördük.
Benim tedirginliğim Liverpool karşısındaki güçlü galibiyetin, Tottenham maçından sonra olduğu gibi geçici bir körlük yaratıp, yaratmayacağında.
Maç planında olmasa bile oyun içinde bölüm bölüm kibire kapılarak oynamak, düzenden uzaklaşmak, özetle taktik disiplini geri planda bırakmak çok pahalıya patlar.
Bodo Glimt neredeyse her maçta 125 km. civarında koşan, dinamik, atletik ve disiplinli bir takım. Kalitesi Galatasaray ile mukayese bile edilemez.
Ama oyun içinde küçük bir zaaf bile gösterseniz faturayı ödetebilecek potansiyele de sahipler. Sonuç olarak, "doğru oyun" Galatasaray'a net bir galibiyet getirir. Aksi durum, anlamsız bir kayıp ile neticelenir.

TEDESCO LİDER Mİ

Sizce Domenico Tedesco bir lider mi
Hiç emin değilim. İyi bir teorisyen mi
Evet. Peki, güçlü bir mental yapısı var mı Şüpheli. Zorlu bir kriz ortamında takımın doğru şekilde sevk-idare edebilir mi Şüpheli. Bu yazdıklarım elbette bana ait, sübjektif tespitlerdir.
Tedesco'nun geçmiş iş deneyimleri ve Fenerbahçe'deki aşağı yukarı 45 günlük icraatından bana göre böyle bir portre çıkıyor. Peki, önümüzde bu görüntüde bir hoca varken ve Fenerbahçe son derece kaotik bir dönemden geçerken, takımın başında iyi bir teorisyen mi görmek istersiniz
Yoksa oyuncularını ve rakiplerini çok iyi tanıyan, inançlı, kararlı, tutarlı ve güven veren bir teknik adamı mı
Konu aslında bu kadar basit.

KARAMSARLIK

Beşiktaş'ın renklerinde siyah da var beyaz da... Keder de var sevinç de... Sıkıntı da var umut da... Beşiktaş'ın genlerinde zorluklara boyun eğmek değil, zorluklarla mücadele etmek var. Şartlar ne olursa olsun vazgeçmemek var. "Şerefli ikincilik" ve "Beşiktaşlılık duruşu" gibi kavramlar bu gerçeklerden dolayı belleklere kazındı.