Zirve yarışını yakından ilgilendiren Fenerbahçe-Galatasaray maçını açıkçası herkes gibi ben de çok merak etmiştim. Ama öyle bir berbat derbi izledik ki, deyim yerindeyse dağ fare doğurdu ve golsüz, sıkıcı, 45 faulle biten bir maç izledik.

Bu iki ekip Cuma Günü Suudi Arabistan'da Süper Kupa maçına çıkacak, umarız orada sıkıcı bir hava olmaz ne diyelim...

Önceliği oynatmamak olan ve çok ama çok kontrollü izleyenlere keyif vermeyen tatsız bir derbiyi geride bıraktık. Tamamen pozisyonlara limon sıkılan ve enteresan bir şekilde ilk yarıda 22 dakika oyunda kalan bir maç sonrası hakikaten sahaya gelen taraftarlara çok ama çok üzüldüm. Ve maçın genelinde sadece top 43 dakika oyunda kalmış. Oyun 130 kez durmuş ve topun oyunda kesintisiz en uzun süre kaldığı süre 1 dakika 44 saniye... Bu rakamları her iki teknik adamın da mutlaka masaya yatırmasında yarar var...

1 isabetli şut, 45 faul ve 7 sarı kartla geçen bir derbide suyu sıkılacak bir futbol da yoktu. Bu maçta mutsuz olan kimsenin olmadığını düşünüyorum. Çünkü iki ekip de zirvede beraber el ele devam ediyor. Arkalarındakiler nal topluyor... Böyle bir beraberlik sonrası arkada kimse olmayınca, haliyle teknik adamların da kontrolü abarttığı bir müsabaka izledik. İsmail Kartal'a baktığımızda orta alanda Crespo'nun yanında İrfan Can Kahveci tercihi ve yine kötü bir Dzeko'ya tahammül edip, Kayseri'de hat-trick yapan Batshuayi 904'te oyuna giriyorsa bu konuşulması gereken bir konu olsa gerek. Yine bu maçın orta göbeğinde Crespo'nun partneri mutlaka İsmail olmalıydı ki, ikinci yarı oyuna girdi de biraz daha etkili olmaya çalıştı Fenerbahçe ama çok geç alınan bir karar oldu. Galatasaray'da ise bence günün sürprizi Kerem Demirbay'dı. Bence Torreira'nın yanında sırıtmayan bir havayla derbiyi tamamladı.