Ramazan sömürüsü bugün başladı...
Sevgili okurlarım kutsal Ramazan ayının ilk günündeyiz... Bundan sonra bir ay boyunca Ramazan'la yatıp kalkacağız.
Türkiye gibi Müslüman ülkelerde acı bir gerçek vardır!
Ramazan sömürüsü ve buna bağlı olarak din ticareti.
Bunun anlamını hem halkımız hem de bizdeki bazı üçkağıtçılar ve siyasetçiler çok iyi bilir!
Ramazan gelince tam kadro sahaya inip din sömürü yapacak ve bu yolla Müslümanlardan oy devşirmeye çalışacaksın!
Şimdi bir ay boyunca hep birlikte izleyeceğiz...
Allah ve din adına söylenen nice yalanlara, nice davranışlara, sahtekarlıklara ve yalanlara bire bir tanık olacağız.
Türkiye'nin dört bir yanında devlet büyüklerimiz, özel şahıslar, kamu kurumları ve özel sektör tarafından iftar sofraları kurulacak...
Bu sofralarda fakir fukara Müslümanların payına çoğunlukla mercimek çorbası, kuru fasulye-pilav ve eğer varsa bir miktar tatlı düşecek.
Siyaset bezirganları ise iftarlarını Saray'larında, lüks restoranlarda, beş yıldızlı otellerde falan açacaklar.
Her Ramazan ayında olduğu gibi bu görkemli ve iştah açıcı sofralarda sadece kuş sütü eksik olacak.
Ye Memet ye!
Hiç kuşkunuz olmasın, memleketi yönetenlerin tümü bu iftar sofralarında 30 gün boyunca yer alacak, dinden imandan, Allah'tan söz edecek.
Eller açılıp dualar edilecek, kürsülerde Kuran okunacak, abdestsiz namazlar kılınacak.
İftarlı siyasi mitingler, kapalı salon toplantıları düzenlenecek.
Bu şovların bir bölümü televizyonların canlı yayınlarında verilecek.
Konuşmacılar muhalefete, özellikle de CHP'ye ve ismini vermekten korkarak
Atatürk'e bindirecek...
Yalanlar birbirini izleyecek:
"Ey benim aziz milletim tek parti iktidarı döneminde bunlar camileri ahır yapmadı mı! Ramazan ayını, iftar sofralarını bile yasaklamadı mı!.. Benim aziz milletim oyunu kime vereceğini çok iyi bilir!"
Bu görkemli iftar sofralarının bir de haramzadeler boyutu vardır ki çok önemlidir.
Bu kesimler iftar davetlerinin masrafını kendi ceplerinden karşılar!
Amaç birilerinin karnını doyurarak bugüne kadar işledikleri büyük günahlarını Allah indinde affettirmektir!
Yolsuzluk yapanlar, devleti ve milleti soyanlar, adamını bulup üç kuruşluk malı devlete üç liraya kakalayanlar, kamu tesislerini ve arazilerini eşe dosta, yerli ve yabancı işbirlikçilere ve partili yandaşlara peşkeş çekip malı götürenlerin umudu o faaliyetlerde kazanacakları sevaptır!
Bunlar şimdi yeni bir uygulama başlattı.
Yardım kampanyaları açıyorlar, fitre topluyorlar. Toplanan paraların Gazze'ye, Afrika'ya, hatta Arnavutluk, Bosna gibi bazı ülkelere gönderileceğini iddia ediyorlar!
Çoğu yalandır, inanmayın.
Bu din tüccarlarının pek çoğu oruç falan tutmaz...
Görkemli sofralar onların Saray'larında, köşklerinde, villalarında düzenlenir.
Milyonlarca fakir fukara insanımız açık havada kuru fasulye pilavla düzenlenen iftar şovlarında kuyruğa girip sıranın kendilerine gelmesini beklerken onların karnı iyice doymuştur. Tıksırıncaya kadar yerler.
Hepimizin bildiği gibi Recep Tayyip