"Şovlara gerek yok, devlet yönetiyorsunuz reklam şirketi değil"

İktidarın 10 ilimizde büyük yıkımlara neden depremin ardından, AFAD ve Kızılay için düzenlediği, bütün ulusal radyo ve televizyon kanallarının canlı olarak yayınladıkları bağış kampanyası programında 115 milyar lira toplandı.Başarılı bir yardım kampanyası demek mümkündü, eğer toplanan 115 milyar liranın içindeki en büyük payı kamu kurumlarının yaptığı bağışlar oluşturmasaydı."Türkiye Tek Yürek" bağış kampanyasının en büyük bağışçısı Merkez Bankası oldu. İkinci büyük bağışçı Ziraat Bankası. Dünyada görülmüş bir şey değil, ama bizde görüldü. window.__ITGS_started Date.now(); O akşam Şahap Kavcıoğlu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın başkanı olarak yayına bağlandı, AFAD ile ortak yürütülen çalışmaların önemini anlattı ve "Merkez Bankası olarak toplamda 30 milyar TL bağışta bulunuyoruz" dedi.Şaka değil, gerçek. Sayın Kavcıoğlu kendi cebinden bağışta bulunmadı, yayına kendisi olarak katılmadı, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı olarak telefonla bağlandı ve "Merkez Bankası olarak 30 milyar TL" bağışta bulunuyoruz dedi.Merkez Bankası olarak! Bu durumda Merkez Bankası Şahap Kavcıoğlu'nun şahsının, ailesinin özel bankası oluyor galiba!Bu durumda bizler vatandaş olarak "pardon kimin parasını kime nasıl ne şekilde bağışlıyorsunuz" deme hakkımız falan yok sanırım.Çünkü kendileri Merkez Bankası oluyor!Ülkemizin bütün iktisatçıları bu duruma haklı olarak tepki gösterdiler.Dün Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu'nu iki nedenle aradım. Kendisine "bağış kampanyasında adınızı göremedim, neden katılmadınız, bilinçli bir tercih miydi" diye sordum.Başta ilkesel olarak siyasilerin bağışlarının mahrem olması gerektiğine inandığı için katılmayı düşünmediğini ancak daha sonra yardım kampanyasına destek beyanı mahiyetinde danışmanlarının katılım için kanallarla temas kurmaya çalıştıklarını fakat uzun süre geri dönüş olmayınca ısrarlı olmadıklarını söyledi.Sayın Davutoğlu "Merkez Bankası ve kamu kurumlarının bağış yapmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz, Merkez Bankası, Ziraat Bankası ve kamu kurumları bağış yapabilir mi" sorumu şöyle yanıtladı."TCMB başta olmak üzere kamu kurumlarının ve bankalarının başında bulunan yöneticiler oradaki finansal kaynağın sahibi değil, sadece yasalar çerçevesinde bu kaynaklar üzerinde tasarruf etme yetkisine sahip memurlardır. Dolayısıyla, bu memurlar ancak ve ancak kendi maaşlarından bağışta bulunabilirler. Kendilerine milletin emaneti olan kamu kaynaklarını kullanarak şahıslarını öne çıkarmak üzere yaptıkları işlemler bir tür 'itibar yolsuzluğu'dur."Kamu kaynaklarının hiçbir surette bağışa konu olamayacaklarını, çünkü bu kaynakların ihtiyaç hissedildiğinde yine yasalar ve kamu menfaati çerçevesinde kullanılabileceğini söyleyen Sayın Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti:"Zaten Merkez Bankası her yıl nisan ayında karını sahibi olan Hazine'ye devrediyor. Nisan ayında hazineye verilecek bir paranın 2 ay önce bağış adı altında verilmesinin ne anlamı var Devlet yönetmek ciddiyet ister akıl ister. Felaket ortadadır, toplarsınız kurumları gerekirse vergi düzenlemelerini yapar gerekirse para basar bunları da şeffaf ve hesap verebilir şekilde paylaşır milletin derdini çözersiniz. Şovlara gerek yok, devlet yönetiyorsunuz reklam şirketi değil!"Davutoğlu son olarak "Bu felaketin en büyük bağışçıları arama kurtarma faaliyetlerinde hayatını depremzedeler için bağışlayan