Şehitlerimizin bedeni soğumadan

Pençe -Kilit Harekâtı bölgesinde gerçekleşen terör saldırısında hayatını kaybeden kahraman şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum.

Ateş düştüğü yeri yakıyor; ateş, 12 gencecik insanımızın annelerinin, babalarının, kardeşlerinin, eşlerinin, nişanlılarının, sevdiklerinin yüreğine düştü. Onlar artık "şehit yakını" "şehit annesi", "şehit babası", bu unvanla yaşayacaklar, bu unvan onların acılarını taze tutacak. Yüreklerindeki ateş yanmaya devam edecek, hayatları boyunca yas tutacaklar çünkü evlatlarını, kardeşlerini, sevdiklerini kaybettiler.

Madalyonun öteki yüzündeki görülmek istenmeyen hakikat bu.

12 şehidimizin daha 7'si geçmedi, 40'ı dolmadı, daha bedenleri soğumadı. Şehitlerimiz daha evlerine getirilmeden, anneleriyle, babalarıyla, yakınlarıyla helalleşmeden, cenaze namazları kılınmadan, mezarlarına defnedilmeden iktidar şehitlerimiz üzerinden siyasi polemiğe girişti.

AK Parti ve MHP; TBMM memurlarının hazırlayıp, Meclis'e getirdikleri terör saldırısını kınayan, lanetleyen bildiri metnine imza atmayan CHP'yi terörle ilişkilendirerek köşeye sıkıştırmaya, CHP'nin alnına terör sevici, terör destekçisi etiketi yapıştırmaya çalışıyor.

TBMM Genel Kurulunda AK Parti, MHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi Grup Başkanvekilleri tarafından okunan ve imzalanan bildiriye CHP imza atmadı, ayrıca bir açıklama yaptı.

Sosyal medya hesabından "Bilgilendirme yapılmadan, AK Parti'nin altında imzası olan hiçbir bildiriye imza atmayacağız" diyen CHP lideri Özgür Özel bildiriyi imzalamama gerekçesini şöyle açıkladı:

"Milli Savunma Bakanı gelsin, Meclis'i bilgilendirsin. 20 aydır süren Pençe Kilit operasyonunda hedef neydi, hedefe ulaşıldı mı, ulaşıldıysa neden oradayız. Ulaşılmadıysa nedenleri neler Pençe Kilit operasyon bölgesinde kaç Mehmetçiğimiz var İlan edilen şehitlerimiz dışında şehitlerimiz var mı Canlı olup olmadığını bilmediğimiz bir grup askerimiz acaba terör örgütünün elinde mi Milli Savunma bakanı gelsin bilgilendirsin sonra bildiri mi imzalayacağız, ortak tavır mı alacağız. Yanlışı hatayı gidereceğiz, bir daha şehit gelmesin diye hep birlikte inisiyatif mi alacağız bunu hep birlikte konuşalım. Yoksul evlere, badanasız boyasız evlere, bazen camı bile olmayan evlere koca koca bayraklar asıyoruz. Sonra Meclis'te bildiri yayımlıyoruz. Sonra Cumhurbaşkanı, şehidimizin tabutuna elini koyup öbür elinde mikrofonla siyaset yapıyor ve mesele kapanıyor bir dahaki şehide kadar. Bildiri imzalamakla şehit gelmiyor olsa ben günde 5 bin tane bildiriye imza atayım."

Özgür Özel bu sorularında haksız mı Gayet yerinde ve haklı sorular. Ana muhalefet lideri olarak elbette ki bu soruları soracak, muhalefet olarak görevi bu. İktidarın da açık ve net bir şekilde bu soruları yanıtlaması gerekiyor. Bu soruların cevabını öğrenmek ayrıca hepimizin hakkıdır.

İktidar bu sorulara yanıt vermek yerine CHP liderinin hamaset dolu bildiriyi imzalamamasını "utanç verici" olarak nitelendiriyor.

Hangisi daha utanç verici

Bu soruların sorulması mı Yoksa şehitlerimizin bedenleri daha soğumadan şehitlerimiz üzerinden muhalefet partileriyle siyasi polemiğe girişmek mi

Hangisi daha utanç verici

CHP lideri Özgür Özel'in "Yoksul evlere, badanasız boyasız evlere, bazen camı bile olmayan evlere koca koca bayraklar asıyoruz. Sonra Meclis'te bildiri yayımlıyoruz. Sonra Cumhurbaşkanı, şehidimizin tabutuna elini koyup öbür elinde mikrofonla siyaset yapıyor ve mesele kapanıyor bir dahaki şehide kadar"