Parti devleti

AK Parti'nin 21. kuruluş yıldönümünde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hedefinde yine 'tek parti' dönemi vardı. Sayın Erdoğan tek parti dönemindeki halkı canından bezdiren ağır baskıları, ayıplı politikaları "Biliyorsunuz değil mi tek parti dönemini, siz bu CHP'yi tanıyorsunuz değil mi" diyerek büyük bir keyifle anlatıyor, tek tek sıralıyor.28 Ocak 2010'da partisinin grup toplantısında şöyle demişti:"Bu ülkede tek partili dönem deyince akla ne geliyor CHP geliyor. Düşünün, CHP'li il başkanları o zaman aynı zamanda o ilin valisi, belediye başkanı. Bunlar ancak otoriter veya totaliter rejimlerde olan olaylardır. Bu da CHP'ye yakışır, onun tarihinde var bunlar." if(!googleAdm.includes('1659295543843')){ googleAdm.push('1659295543843'); googletag.cmd.push(function() { googletag.defineSlot('105383585desktop_yazaryazidesktop_yazaryazi_icerikici_sc', 640, 300, 336, 280, 300, 250, 'div-gpt-ad-1659295543843-0').addService(googletag.pubads()); googletag.pubads().enableSingleRequest(); googletag.enableServices(); }); } googletag.cmd.push(function() { googletag.display('div-gpt-ad-1659295543843-0'); }); Mesela şu sözleri 5 Mart 2013 tarihli:"Hafıza kayıtlarına alalım. Bunların altını özellikle çiziyorum. Merhum Aşık Veysel, yakınlarına, bir dönem sazıyla Sivas'a inemediğini, şehir merkezine giremediğini söylüyor. Polis ya da jandarmanın elinden sazını hemen aldığını, kırdığını ya da ateşe atarak yaktığını ifade ediyor. Neden, çünkü dönemin tek parti dahiliye vekaleti tarafından saz gerici bir müzik aleti olarak görülüyor. Valilikler eliyle, kolluk kuvvetleri eliyle görüldüğü yerde toplanması, yakılması isteniyor. Tek parti döneminde ağır baskılar uygulandı, insanların siyasi tercihlerine, dini tercihlerine müdahale edildi. Bu CHP zihniyeti, böyle bir zihniyettir." if(!googleAdm.includes('1659295583181')){ googleAdm.push('1659295583181'); googletag.cmd.push(function() { googletag.defineSlot('105383585desktop_yazaryazidesktop_yaziyazar_icerikici_sc', 300, 250, 640, 300, 336, 280, 'div-gpt-ad-1659295583181-0').addService(googletag.pubads()); googletag.pubads().enableSingleRequest(); googletag.enableServices(); }); } googletag.cmd.push(function() { googletag.display('div-gpt-ad-1659295583181-0'); }); Mesela şu sözleri 23 Mart 2017 tarihli ve bir hayli iddialı:"Ey Kılıçdaroğlu senin partinin genel başkanlığını yapmış olan İnönü tek adamdı. O dönemde CHP'nin il başkanları aynı zamanda valiydi. Düşünebiliyor musunuz; hem il başkanı, hem vali Kılıçdaroğlu şimdi böyle bir şeyi yapsak nasıl olur Demokrasilerde böyle bir şey olabilir mi Olamaz. Biliyorlar ki 'biz tek başımıza gelip tek adam olup artık CHP'nin il başkanlarını vali yapmayacağız' bunu bildikleri için çılgına dönüyorlar. Bu ülkede artık o dönemler kapandı." if(!googleAdm.includes('1659296099883')){ googleAdm.push('1659296099883'); googletag.cmd.push(function() { googletag.defineSlot('105383585desktop_yazaryaziYazar_yazi_icerikici_03_SC', 336, 280, 640, 300, 300, 250, 'div-gpt-ad-1659296099883-0').addService(googletag.pubads()); googletag.pubads().enableSingleRequest(); googletag.enableServices(); }); } googletag.cmd.push(function() { googletag.display('div-gpt-ad-1659296099883-0'); }); Mesela 23 Haziran 2018'de demiş ki:"Bu CHP'yi tanıyorsunuz değil mi Ama ben size bir iki örnek vereyim. Bunlar geçmişte neler yaptılar biliyor musunuz Bunlar açık oy, gizli tasnif yaptılar yani oyu kime veriyor diye baktılar. CHP'yi vermesi lazım. Sayımı da kedileri gizli yaptılar ki istedikleri gibi rakam çıkardılar. CHP'nin cemaziyülevveli bu. Siz bu CHP'nin teşkilat mensuplarının vali olduğunu bilir misiniz İl başkanı aynı zamanda vali."Tek parti rejimin baskı vardı, açık oy gizli tasnif yapılıyordu, eleştiri hürriyeti yoktu, 1935-1939 arasındaki dönemde CHP il başkanları aynı zamanda valiydi, yani valiler aynı zamanda CHP il başkanlarıydı. if(!googleAdm.includes('1659296474306')){ googleAdm.push('1659296474306'); googletag.cmd.push(function() { googletag.defineSlot('105383585desktop_yazaryazidesktop_yazaryazi_icerikici_04', 300, 250, 336, 280, 640, 300, 'div-gpt-ad-1659296474306-0').addService(googletag.pubads()); googletag.pubads().enableSingleRequest(); googletag.enableServices(); }); } googletag.cmd.push(function() { googletag.display('div-gpt-ad-1659296474306-0'); }); Düşünebiliyor muyuzYok düşünemiyoruz, böyle bir şey nasıl olabilir, değil miTek Parti döneminin üzerinden bir asır geçmiş, bugün tek parti döneminin aktörlerinden hayatta olan yok, kemikleri toprağa karışmış. Hal böyle iken yüz yıl öncesinin günahları, ayıpları 20 yıl boyunca hedefe konulmasını düşünebiliyor muyuz pekiDüşünemiyoruzEvet, valilerin tek parti döneminde CHP il başkanları olduğu doğru ama çok kısa bir süre için yani 1936'dan 1939'a kadar yaklaşık 2,5 yıl kadar valiler aynı zamanda CHP il başkanlığı da yaptılar. Ama sadece 2,5 yıl.Ülkemizin saygın tarihçilerinden Prof. Dr. Cemil Koçak durumu şöyle anlatıyor:"Ezberlenmiş, klişe cümleleri art arda tekrar etmeye bayılır olduk, gerçekliğinden hiç kuşku duymadan, sorgulamadan üstelik. Valilerin tek parti döneminde CHP il başkanları olduğu doğru da, ne kadar süre için biliyor muyuz 5 Haziran 1936'da CHP'nin devletle bütünleşmesine karar verilmiş ve İçişleri Bakanı'nın partinin genel yönetim kurulu üyesi olarak CHP Genel Sekreteri olacağı öngörüldüğünden Recep Peker görevinden alınmıştı. Parti başkanlıklarına o ilin valileri atanmıştı. Parti başkanı olmak için önce vali olmak gerekiyordu. Genel Sekreter olmak içince önce İçişleri Bakanı. İki buçuk yıl sonra, Atatürk'ün ölümünün neredeyse hemen ardından, 1939 yılının Ocak ayında bu uygulamaya son verileceği açıklandı. Parti kararıyla başlayan uygulamaya yine parti kararıyla son verilmişti, yeni düzenlemeyle İnönü, CHP'nin hükümet ve devlet aygıtından ayrılarak tek başına bir varlık, örgüt haline gelmesini sağlamaya çalışıyordu.