Işık hızında feminizm

8 MART Dünya Kadınlar Günü'nde, sizin bu yazıyı okuduğunuz saatlerde dünyada milyonlarca kadın ayrımcılığa, cinsel, ekonomik ve fiziksel şiddete uğruyor, savaş ya da felaket bölgelerinde ölümcül riskler altında ayakta kalmaya çalışıyor olacak.

Tüm kadın hakları akımlarına, kadın örgütlerinin gücüne, kimi devletlerin ve uluslararası kuruluşların çabalarına ve bugün erkek yöneticilerin şikâyet ettiği "kadınların öncelendiği zamanın ruhu" iddiasına karşın kadınlar ve kız çocukları hâlâ en dezavantajlı gruplar arasında.

Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi'nin küresel çapta yaptığı bir araştırmaya göre 2022'de yaklaşık 50 bin kadın ve kız çocuğu, eşleri ya da bir aile üyesi tarafından öldürüldü. Bu, ortalama her saat en az beş kadının kendi ailesi içinden biri tarafından katledilmesi demek.

FAİLLER EŞ VE PARTNERLERDEN

Rapora göre kadın cinayetlerinin yüzde 55'i eşler, partnerler ya da aile üyeleri tarafından işlenirken erkek cinayetlerinin sadece yüzde 12'si ev içinde gerçekleşiyor.

Küresel çapta 736 milyon kadının fiziksel ve cinsel şiddete maruz kaldığı tahmin ediliyor. Kadınlara yönelen şiddetin ezici çoğunluğunun sorumlusu kadınların eşleri ve partnerleri.

Kadınların yüzde 40'ından azı şiddete uğradığında aile ya da arkadaşlardan yardım talep ederken polise başvuranların oranı yüzde 10'dan az.

Dünyada 15-19 yaşlar arasındaki 15 milyon genç kız, eşleri, partnerleri tarafından cinsel ilişkiye zorlanıyor. 30 ülkedeki verilere göre bu kızların sadece yüzde 1'i profesyonel destek talep etmiş.

Küresel insan kaçakçılığı suçunda kurbanların yüzde 91'i kadın. Her 10 kurbandan 4'ü yetişkin kadın, 2'si kız çocuğu.

Kız çocuklarının zorla evlendirilme oranı küresel anlamda düşüşe geçmesine karşın COVID-19 pandemisi nedeniyle bugün 10 milyon kız çocuğunu zorla evlendirilme tehlikesi bekliyor.

ÖNYARGILAR DEĞİŞMEDİ

Öte yandan BM Kalkınma Programı'nın geçen yıl hazırladığı Toplumsal Cinsiyet Sosyal Normları Endeksi (GSNI) dünyada kadınlara karşı düşmanlığın devam ettiğini ortaya koydu.