Çanakkale ve İslam Birliği

Batılı sömürgeci devletlerin sömürü ve savaş çıkarma metotları hiç değişmedi, değişmez. Irak'ı, düzmece kitle imha silahları bahanesiyle, Afganistan'ı terör örgütlerine ev sahipliği yaptıkları yalanıyla, Suriye'yi iç savaş çıkartarak, Libya'yı demokrasi getirme yalanları ile istila ettikleri, Yemen'i başka uyduruk bahaneleri ile savaşa sürükledikleri bilinen gerçekler. Aslında eskiden beri bu metotla katliam, sömürü ve yağma yaptıklarını da tarihler kaydeder. Zaferimizin 107. yılını kutlarken, Çanakkale savaşlarında da yalan ve iftira ile ordular düzüp karşımıza geldikleri bir gerçektir. Birinci Dünya Savaşı'na girerken Osmanlı Devleti, padişahın "Halife-i Müslimin" sıfatına dayanarak "Genel Cihat" ilan etmişti. Bunu da bir fetva ile gerekçelendirmiş ve Müslümanlara tebliğ etmişti. Böylece, yalnız Osmanlı sınırları içindeki Müslümanları değil, dünyadaki bütün Müslümanları cihada çağırmış oluyordu. İslam dünyasından gelip Osmanlı ordusunda savaşanların işte bu çağrıya uyarak gönüllü olarak orduya katıldığını biliyoruz. pushfn('ads'); Cihat ilan etmek kolay ama bu cihat fetvasını Haçlı sömürgelerindeki Müslümanlara duyurmak büyük bir problemdi. Bu tam manası ile başarılamadı. Tam aksine Haçlılar bu fetvayı yalanları ile istismar ettiler. İletişim zorluğundan dolayı, dünyada ne olup bittiğinin farkında olmayan söz konusu Müslümanlar, sömürgeci İngiliz ve Fransızlar tarafından kandırıldılar. Müslümanlara, halifelerinin Almanlar tarafından esir alındığı, onun da kurtulmak için bütün Müslümanları cihada çağırdığı yalanını uydurdular. Kendilerinin de Almanlara karşı savaştıklarını, halifeyi kurtarmak için bütün Müslümanların kendilerine katıldığını ve hep beraber bu cihada gitmeleri gerektiğini ilan ettiler. Böylece mesela Afrika'daki Senegal'den tutunuz, Asya kıtasındaki Müslümanlara kadar kandırılarak Osmanlı'nın karşısındaki cepheye getirildiler. Cephede bu Müslümanlar nasıl davrandılar, bu ayrı bir tetkik ve yazı konusu. "Hilelerle Çanakkale" isimli kitabımızda bu konuyu işlemiştik. Merakınıza havale ederiz. Bugün İslam dünyasına karşı sürmekte olan rezil istilayı önleyebilmenin tek yolunun İslam Birliği olduğu aşikâr. pushfn('ads'); İslam Birliği'ni kurmanın çok da kolay olmadığını kabul etmemiz gerekiyor. Bu zorluğun ana sebebi elbette İslam dünyasındaki yöneticilerdir. Lakin bizim halkımızın kafasına sokulmuş olan bazı düşünceler de bu işi zorlaştırmaktadır. Yanlış düşüncelerle doldurulmuş beyinler, siz daha "İslam Birliği" kavramını ortaya attığınızda hemen şunu ileri sürerler: "Ne yani, Çanakkale'de düşmanlarımızla bir olup bize karşı savaşanlarla mı İslam Birliği'ni kuracaksınız" İlk bakışta bu itirazın doğru olduğunu düşünebilirsiniz. Şimdi gelin bu konuyu birazcık kurcalayalım: Şu gerçeği göz ardı etmemek gerekir: Bilerek, isteyerek, para için veya