Karla, hele de benzeri az görülmüş bir kar yağışı ile mücadele, hakikaten ciddi bir iştir. Normal şartlarda gereksizmiş gibi gözüken tedbirler alınmazsa bedeli yağış başladığında çok ağır bir şekilde ödenir. Tıpkı geçtiğimiz Pazartesi gecesi İstanbul'da yaşadığımız gibi... 8 saatte metrekareye 60 kg. kar düştüğüne göre, yıllardır görülmedik miktarda kar yağan İstanbul'da tedbirlerin de bir yere kadar işe yarayacağı, malum. Ama göz göre göre gelen aşırı kar yağışı sırasında İstanbul'da karla mücadeleye yönelik herhangi bir gayret olmadığı ve şehrin adeta sahipsiz bırakıldığı da malum. Araba devrildikten sonra yol göstermenin kolay olduğu söylenebilir. Ama meteorolojinin bu kadar uyarısından sonra ana arterlere ve kritik noktalara karla mücadele araçları yerleştirilseydi, İstanbul'un bloke olması önlenebilirdi. Dışarıdan gelen trafik durdurulduğu halde İstanbul'da yaşananların, İBB yönetiminin işi ciddiye almamasından başka bir izahı yok. Hemen her aşamada yapılan canlı yayınlarda karla mücadele araçlarını göremeyişimiz, manidar. Görebildiğimiz birkaç aracın, güya karla mücadele için yola çıktıkları halde zincir bile takmamış olmaları, meseleye yaklaşımdaki ciddiyetsizlikle alakalı. Karla mücadelede kullanılacağı söylenen yüzlerce aracınız, depolardaki binlerce ton tuz ve solüsyonunuz, yolları gözlemekte kullanılan binlerce kameranız da olsa, yaşananları ve bu sebeple insanların çaresizliğini seyretmek zorunda kalırsınız. İstanbul'da olduğu gibi... Oysa daha önce de İstanbul'da yoğun kar yağışları yaşandı ve başarılı mücadeleler verildi. Ağızlarını her açtıklarında liyakattan dem vuranlar, geçmişte karla mücadelede görev yapan sıradan görevlilerden olsun bilgi almayı akıl etmiş olsalardı, bu kadar sıkıntı ile karşılaşılmazdı belki de... Geçmişte İBB'nin karla mücadelelerinde görev yapan