Telaşa gerek yok!..

Ülkemizin, ifade ve basın özgürlüğü konusunda Batılı ülkelerin birçoğundan çok daha ileride olduğu şeklindeki bir sözün, Batılı ülkelerin her konuda bizden çok ileride olduğuna inananların ciddi tepkileri ile karşılaştığı malum. Bu konuya adeta bir tabu gibi yaklaştıkları için de tartışmayı ilerletme şansınız olmaz.

Siyasetçisi, medya mensubu ve akademisyeni, her birisi ağızlarını her açtıklarında bu tür sözler ederler ve mangalda kül de bırakmazlar. Demokrasi ve benzeri konularda daha çok fırın ekmek yememiz gerektiğini düşünenlerden bazılarının saf oldukları ve yetiştikleri ortam gereği bu türden düşüncelere maruz kaldıkları söylenebilir. Ancak bu işi bir meslek olarak benimseyen ve yürütenler olduğu da bir sır değil.

Birçok konudaki fikirlerinin Türkiye düşmanı ülkelerin bakış açıları ile paralellik arz etmesi, akıl sahiplerinin her şeyi anlamaları için yeterli. İhanet denilebilecek davranışlarını 'vatanseverlik' olarak savunma yanında teslimiyeti de bağımsızlık olarak yutturma eğilimindedirler.

Ortak özelliklerinden birisi, Batılı ülkelerde bulunan bazı düzenlemelerin ülkemizde yapılmasına karşı çıkmak olan bu cenahın şimdiki hedefi, 'etki ajanlığı' konusunda yapılacak düzenleme.

'Devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda gerçekleştirilen bazı fiillerin cezalandırılması' olarak özetlenebilecek ve milletimizin her bir ferdini memnun edecek düzenleme, belli ki birilerinin uykularını kaçırıyor.

Değişik ülkelerden, güya ülkemizi demokratikleştirmek, hukukun üstünlüğünü sağlamak gibi bahanelerle tahsis edilen fonlarla varlıklarını devam ettirenler, sır değil. Bunların birkaç tekil olayı bahane ederek sürekli olarak ülkemizi kötüledikleri, yapılan her şeyi itibarsızlaştırmaya çalıştıkları da...