Suriye'de yaşanan gelişmelerin bundan sonra nasıl devam edeceği, ülkenin toprak bütünlüğünün sağlanıp sağlanamayacağı, PKK uzantısı PYDYPG'nin istikbalinin ne olacağı, herkesin merak ettiği hususlar.
Terörsüz Türkiye sürecinde, DEM heyetinin ikinci ziyaretinde İmralı'nın 'silahları bırakma ve PKK'yı lağvetme' çağrısı yapıp yapmayacağı da, ciddi bir merak konusu.
Gazze'de başlayan ateşkesin devam edip etmeyeceği, daha önce benzeri bütün girişimleri sabote ettiği bilinen İsrail'in rahat durup durmayacağı, 470 gündür akla ziyan bir vahşete maruz kalan Filistinlilerin rahat bir nefes alıp almayacakları... bütün dünyanın merak ettiği konular arasında.
Görevine başlayan ABD Başkanı Donald Trump sonrası bölgemizde, Avrupa'da ve tabii ki dünya genelinde ne gibi değişiklikler yaşanabileceği de, herkesin kafa yorduğu hususlardan. Trump'un Gazze ve Suriye ile ilgili nasıl davranacağının bölgemiz ve Türkiye açısından ciddi bir öneme sahip olduğu, malum. Bu da Türkiye'de siyaset yapanların bu hususa kafa yormasının kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.
Bu süreçlerin herhangi bir aşamasında değerlendirmelerine şahit olamadığımız CHP'lilerin, yukarıdaki konulara kafa yormamakta kararlı oldukları söylenebilir. Arada sırada bir şeyler söylemeye mecbur kaldıklarında da, cehaletleri sebebiyle konuları ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar.
DEM Kontenjanından seçildikten sonra terör örgütü üyeliği sebebiyle yerine kayyım atanan Esenyurt Belediye Başkanı ve yolsuzluk iddiaları ile görevden uzaklaştırılan Beşiktaş Belediye Başkanı, CHP cenahında bugünlerdeki en önemli gündem maddeleri.
CHP'liler, görevlerinden alınan başkanlara yöneltilen suçlamalar konusuna girmemeye dikkat ediyor ve ağızlarını her açtıklarında hukuksuzluktan bahsediyorlar. Genel başkanları ve cumhurbaşkanı adayı olmak için kıvrananların, beraberlik pozu verirken bile masa altından birbirlerini tekmeledikleri de gözlerden kaçmıyor.