MELİH Bey, selam verip yanlarına geldiğinde arkadaşları TÜSİAD konusunda konuşuyorlardı.
Mehmet:
- Melih Bey geldiğine göre, sözü ona devredebiliriz.
Evet, hoş geldin diyor ve TÜSİAD konusunda diyeceklerini dinliyoruz... - Hoş bulduk. TÜSİAD genel kurulunda özet itibariyle şimdiye kadar ne oluyorsa yine o oldu ve konuşanlar her zaman olduğu gibi iktidara çatabilecekleri bazı konuları öne çıkararak kendilerine göre iş yapmış oldular.
Netice itibariyle kendileri gibi düşünenleri tatmin etmekten başka bir şey yapmadılar aslında...
Selim:
- İyi de adı zikredilince ağırlığının çok daha fazla olması gerektiği düşünülen bir yapı adına yapılan konuşmalarda daha dikkatli olunması gerektiğini bilmiyorlar mı bu adamlar..
- Tabii ki biliyorlardır.
Ancak TÜSİAD, vaktiyle iktidarları belirleyen, hükümetler kuran ve hükümetler yıkan bir yapı iken şimdilerde kimsenin takmadığı bir yapı haline geldi. Doğruları söylemek işlerine gelmediği için olsa gerek, cımbızla seçtikleri konular üzerinde tepinmekle yetiniyorlar...
- Eleştirilen konular arasında CHP'yi ilgilendirenlere değinmemeleri bilinçli bir tercih, o zaman..
- Dediğin gibi. Mesela Kartalkaya otel yangını, Erzincan İliç maden kazası, Asrın afeti de dediğimiz depremler, hatta 2014 Soma maden kazası gibi son zamanlarda yaşanan bazı üzücü olaylara değinirken, İstanbul Gayrettepe'de 29 işçinin ölümüne sebep olan yangını zikretmeyişleri, bununla ilgili. Bu durumda sadece Beşiktaş Belediyesi'ni değil İBB'yi de işe karıştırmış olacaklarını biliyorlar çünkü...
Remzi:
- Dikkat çekici bir hassasiyet. İBB Başkanı ile ilgili soruşturma açılmasını dile getirmeleri de bu sebepten o zaman...
- Öyle olmalı. Yüksek istişare konseyi başkanı ve TÜSİAD başkanının konuşmalarında objektiflikten tamamen uzak olmaları, asıl mesele. Kuruluş olarak birkaç gün önce yayınladıkları bir raporda ekonominin gittikçe yoluna girdiği değerlendirmesinde bulunurken, olağan genel kurulda böyle bir şeyi anmıyor ve ellerinden geldiği kadar olumsuz tarafı ağır basan eleştiriler yaparak hemen her şeyi olduğundan çok daha kötü göstermeye çalışıyorlar...
Selim:
- Her ne olursa olsun, ülkemizin kaymak tabakasını oluşturduğuna inanılan TÜSİAD'la alakalı en önemli hususlardan birisi, 11 ilimizin harap eden depremlerle ilgili çalışmalara verdikleri katkının hakikaten çok az oluşu. O süreçte sadece Baykar, maddi yardımların yanında binden fazla konut yaptırdı, mesela...
Mustafa:
- Haklısın. Kamu ve tarım hariç istihdamın ve kamu dışı milli gelirin yarısını sağlama yanında enerji ithalatı hariç dış ticaretin de yaklaşık yüzde 85'ini gerçekleştiren 4 bin 500 şirketi temsil eden bir kuruluş TÜSİAD. Deprem yardımları konusunda yapabileceklerini yapmadıkları kesin...
Mehmet:
- Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma suçlarından soruşturma başlatılmış. Benim merak ettiğim, savcının karşısına çıktığı zaman ne söyleyeceği...
Selim, araya girerek:
- Ne söyleyecek ki!..
Eleştiri hakkımı kullandım diyeceği kesin. Çoğunu satır aralarına sıkıştırdığı gerçek niyetini açık etmeyeceği kesin...
Melih Bey:
- Ne dediğinin çok da önemi yok belki de. Ders alıp, bir sonraki genel kurulda biraz daha dikkatli olur ve ülke gerçeklerine dile getirirken bardağın dolu tarafını söylemeyi de unutmazlarsa, maksat hasıl olmuş olur bence. TÜSİAD gibi bir kuruluşa hem nalına hem mıhına vurmak yakışmıyor. Daha net olmalılar...
İhsan:
- Neyse, bu konudaki sohbetimiz kafi... CHP'de neler olup bittiği konusuyla devam edelim...
- CHP'de işler karışık. Bir yandan kazandığı kurultayla ilgili şaibeler yükselirken bir yandan da cumhurbaşkanlığı adaylığını şimdiden kesinleştirmek isteyen İBB Başkanı sebebiyle Özgür Özel'in başı dertte...
Mehmet:
- Kurultaydaki şaibelere yönelik soruşturmanın nerelere ulaşabileceği bilinmez, ama iddialar çok ciddiye benziyor ne dersiniz..
TEK ADAYLI SEÇİM...
- Para destelerinden yapılan kuleler meselesi tartışılırken, kurultay delegelerine para dağıtmak üzere tatil günü açtırılan döviz büroları, 30 bin dolara kadar para verildiği rivayet edilen delegeler. Konu CHP açısından hakikaten ciddi.
Soruşturmayı yapanların ellerinde döviz bürolarına gidip çantalar dolusu dolarları alanların görüntüleri de varsa, birilerinin başı fena halde dertte demektir...
Mustafa:
- Sadece bu da değil.
Kurultayda istenilen şekilde oy kullanan delegelerin yakınlarının işe alınmaları başta olmak üzere şaibeli başka hususlar da var ve sanırım savcıların buna ulaşması çok zor değildir...
- Haklısın. Bu, ortalık fena şenlenecek demek.
Ancak asıl mesele CHP Genel Başkanı'nın başkanlık ettiği ilgili üçlü toplantıda Mansur Yavaş'ın ön seçime katılmayacağının ortaya çıkması. Özgür Özel kararlı gözükse de, söz konusu iki adaydan birisinin zaten katılmayacağını söylediği ön seçim anlamsız hale geldi.
Tek adaylı bir seçim CHP açısından problem değil belki ama tavşan adaylarla yapılacak bir ön seçimle CHP kitlesini bile ikna edemeyecekleri açık. Kendi kendilerini rezil ediyorlar anlayacağınız...
Remzi:
- Benim anlamadığım, İBB Başkanı'nın neden bu kadar acele ettiği..