Çark dönüyor

CHP'li belediyelerdeki yolsuzlukların kesinlikle yargı konusu edilmemesi gerektiğine inanan CHP yönetimi de herhalde farkındadır. Yakında başka hayal kırıklıklarıyla da karşılaşma ihtimallerinin yüksek olması bir yana, 30 Haziran'da sonuçlanması beklenen şaibeli kurultay davası sonucuyla ilk ciddi hayal kırıklığını yaşayacakları, neredeyse kesin..

Mahkemenin elinde tam olarak neler olduğunu bilmiyoruz. Ancak, CHP içinde birilerinin yargıya aktardığı CHP 38. Olağan Kurultayı'nda delegelerin iradelerinin satın alındığına yönelik delillerin kamuoyunca öğrenilebilenleri bile 'bu kadarı da olmaz' dedirtiyor. Benzer tablonun CHP'nin İstanbul il kongresinde yaşandığına dair emareler de hayli fazla.

Gündeme getiren CHP'lilerce önemli bir kısmı ispatlanan iddiaların bini bir para. İstanbul il kongresinden itibaren CHP delegelerine KİPTAŞ'tan verilen daireler, içlerindeki soğuk cüzdanlardaki kripto paralarla dağıtılan cep telefonları ve tabletler, delege yakınlarına CHP'li belediyelerde verilen kadrolar, tatilde açtırılan döviz bürolarından temin edilip ulaştırılan dövizler ve dahası...

Eskisi ve yenisi ile genel başkanlar ve ilgili zevatın kurultay davasının muhtemel sonuçları ile ilgili açıklamaları, CHP'de zaten karışık olan ortalığın daha da karışacağını gösteriyor.

Konunun neden bu aşamaya geldiğine neredeyse hiç değinmeyen mevcut genel başkan ve ekibi, daha çok mahkeme kararı sonrasına yoğunlaşmış durumda. Özgür Özel ve beraberindekilerin, mahkemeden hoşlanmayacakları bir karar çıkarsa tanımayacaklarını söylemeleri, kendilerini dev aynasında gördüklerini düşündürüyor.

Özel ve ekibinin şaibeli bir şekilde partiyi elinden aldıkları eski genel başkan Kılıçdaroğlu'nun da karar doğrultusunda değil, kendi istedikleri gibi davranması gerektiğini düşünmeleri, konunun eğlenceli tarafı.

Mahkeme kurultayla ilgili iptal kararı alsa da eski genel başkanın istedikleri gibi davranmasını temine yarayabilecek her şeyi yapan