Bitiş değil, dönüm noktası!..

Sahur buluşması için gelen Melih Bey, ekibin neşesiz olduğunu görüp, takıldı:

- Sanki Karadeniz'de gemileriniz batmış gibi bir haliniz var... Haklısınız, hiçbirimizin beklemediği bir netice ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Ama böyle karalar bağlamakla kazanacağımız bir şey olmadığını da bilmemiz gerek... İhsan:

- Hay ağzına sağlık Melih Bey!.. 'Hiç birimizin beklemediği bir sonuçla karşı karşıya kaldığımız', konuyu en güzel anlatan söz... Karalar bağlamış değiliz belki, ama travmayı atlatmak için de zamana ihtiyacımız var galiba... Mehmet, Melih Bey'e:

- Arkadaşlara, bize düşenin olup bitenden dersler çıkarmak ve bundan sonra ne yapacağımıza kafa yormak olduğunu anlatmaya çalışıyorum... Melih Bey:

- Bu sözlerin, bana Erbakan Hoca'yı hatırlattı. Rahmetli, en zor durumlarda dahi karalar bağlanmasına asla müsaade etmez ve 'evet, şimdi ne yapıyoruz' sorusunu sorarak yoluna devam ederdi. Cumhurbaşkanımızın seçim gecesi yaptığı balkon konuşmasının ana fikri de bundan ibaret. Seçimin galibinin öncelikle demokrasimiz ve millî irade olduğunu vurguladığı konuşmasında, milletimizin seçimde mesajları verdiğini ifade ederek, "31 Mart bizim için bir bitiş değil, aslında bir dönüm noktasıdır' demişti, hatırlarsınız... Selim:

- O konuşmada, gerek AK Parti'nin ve gerekse ittifak ortaklarının yoğun çabalarına rağmen yerel seçimden istedikleri ve umdukları neticeyi alamadıklarını da söyledi Cumhurbaşkanımız ve büyüklerin 'her olanda bir hayır vardır' sözünü hatırlattı... Mehmet:

- Belli ki o konuşmayı hepimiz dikkatlice dinlemişiz. Ben de, 'sandık sonuçları bize ülke genelinde irtifa kaybı yaşadığımızı gösteriyor' dedikten sonra, 'elbette bu gerilemenin sebeplerini masaya yatıracak, sebepleri tespit edecek ve gerekli müdahalelerde bulunacağız' dediğini hatırlıyorum... Melih Bey:

- Esas can alıcı konuşmanın MYK toplantısında yapıldığını söylemek gerek. Öğrenebildiğimiz kadarıyla konuyla alakalı bütün eleştirileri içeren ve tam tabiriyle kitabın ortasından bir konuşma yapmış Cumhurbaşkanımız. 31 Mart'ta bariz bir oy kaybının söz konusu olduğu, 21 yıldır AK Parti'yi destekleyenleri bu kez sandığa götüremedikleri ile başlamış değerlendirmeye. Mevcut durumda hem genel merkezin, hem teşkilatın, hem de adayların payının bulunduğunu söyleyip, aday belirlenmesinden seçim sonuna kadar yaşananların uzun uzun değerlendirileceğini söylemesi, bunda sonra yaşanacakların işareti... Selim:

- Cumhurbaşkanımızın MYK konuşmasında başarısızlığın sebepleri arasında hayat pahalılığı ve enflasyon baskısı ile ilgili tedbirlerin yeterli olamadığını, toplumun birçok kesiminde refah kaybı olduğunu ve özellikle de emeklilerin sıkıntılarını hafifletme çalışmalarının istenilen noktaya ulaşmadığını belirtmesi, önemli. Bu da önümüzdeki dönemde bu konulara ciddi şekilde yoğunlaşacağına işaret... Mustafa:

- Beni biraz eski kafalı bulabilirsiniz, ama ben keşke milletimiz yaşananları anlayabilseydi de, mevcut dengeleri bozmamaya çalışan Cumhurbaşkanımıza bu mahalli seçimde de böyle davranmasaydık diye düşünüyorum. Memnuniyetsizlerin sandığa gitmemesi sebebiyle hizmet etmeyecek kadroların kazanmasının faturasını da sonunda yine biz ödeyeceğiz çünkü... Melih Bey:

- Beklediklerimiz olmadı diye, hizmet ettiklerini bildiğimiz kadrolar yerine hizmete niyetleri de ehliyetleri de olmadığını bildiğimiz CHP'lileri belediye başkanlıklarına getirmekle kendi ayağımıza sıktığımız, doğru. Ancak, Cumhurbaşkanımız mevcut verileri değerlendirerek bundan sonra yapılacaklara kafa yormak durumunda. İnsanlar içinde olup bitenlerin farkında oldukları için sabreden ve sandığa gittiği gibi orada gereğini yapanlar da vardır muhakkak... Selim, araya girerek:

- Ancak, herkesin bunu böyle yapması gerektiğini söyleyemiyoruz, değil mi Melih ağabey.. Cumhurbaşkanımızın, MYK konuşmasında parti yönetimi, il, ilçe, belde teşkilatları, belediye başkanları, milletvekilleri ve bürokraside görülmeye başlanan kibir ve benzeri olumsuz tutumlarla mücadeleye de değinmesi, çok iyi olmuş bence. Farkında olanlar ne kadar bilmiyorum, ama şikayetçi olanlar epey fazla...

Güzel günler geliyor!..

- Bir de bu tür davranışlara maruz kalıp bunu dillendirmeyen ama tavır geliştirenleri de düşünürsek, tahribatın oldukça büyük olduğunu söyleyebiliriz. İnsanımızın özellikle de adam yerine konulmamaya ciddi tepki gösterdiğini hepimiz biliriz. Buna dikkat etmeyen teşkilat mensubu, belediye görevlisi, başkanı ya da devlet memurları sebebi ile uğranılan kayıpları ölçmek bile mümkün olmaz. Oysa Cumhurbaşkanımız sıklıkla kibirden uzak olmak gerektiğini vurgular... İhsan:

- Neyse ki Cumhurbaşkanımız, vatandaşlarla AK Parti'nin arasına kimsenin duvar öremeyeceğini, hangi konumda olursa olsun millete karşı olumsuz tutumlarda bulunanların hesap vereceklerini ifade ederek, gerekenin yapılacağını müjdelemiş... Melih Bey:

- MYK toplantısı sonrası AK Parti'de seçimle alakalı komisyonlar oluşturuldu. Bu, detaylı çalışmalar yapılacağı ve sonrasında da gereken adımların atılacağına delalet ediyor. Tabii bu arada seçimsiz 4 buçuk yıllık bir sürecin başlayacağını ve altyapı problemlerini büyük ölçüde halletmiş bulunan Türkiye'nin bu süreçte ciddi adımlar atacağını da unutmamak gerek. Önümüzde güzel günler var inşallah... İhsan: