"Hocam, bizim çocuk ders çalışmıyor.
Hocam, bizim çocuk bizi sadece banka gibi görüyor.
Hocam, bizim çocuk bizimle hiç sohbet etmiyor, hep telefonda tablette…"
- Peki, çocuğunuzla nasıl vakit geçirirsiniz
Akşamları eve geliyoruz işte birlikteyiz.
- Peki eve geldiğinizde birlikte neler yaparsınız
Hocam yorgun oluyoruz zaten tüm gün çalışmışız.
- Peki çocuğunuzla baş başa özel zaman ayırır mısınız
Hocam o zaten odasından çıkmıyor. Sürekli telefonda tablette…
İşte bu tam bir kısır döngü... Çocuklar sanki bu hayata anne karnından telefon/tablet ve banka kartı ile birlikte doğmuş gibi davranıyoruz. Gelişimsel süreçte anne/babaların etkisini yok sayıyoruz. Doğal yaşam alanlarında, küçük yaşlardan itibaren kurallara uyma, sorumluluk bilinci ve ailenin beklentilerini/ideallerini karşılamaları davranış kodlarına kendiliğinden yüklendi. Zaten okuldaki öğretmenler de bu iş için yoklar mı! ()
Çocuğunuzu sorumsuz diye suçlarken acaba ebeveyn olarak kendinizin ne kadar sorumluluk aldığını düşündünüz mü
Aile bir sistemdir ve sistemde bir bireyin davranışı tüm üyeleri etkiler. Çocuğun ders çalışmaması ya da iletişimden uzaklaşması çoğu zaman sistemin bütünündeki bir dengesizliğin yansımasıdır.
Hemen cevapları duyar gibiyim: Onun için çalışıyoruz, ne isterse alıyoruz, bir dediğini iki etmiyoruz, her şeyi var, daha ne yapalım
Öncelikle yetişkinler olarak kendi seçimlerimizin ve hayatımızın sorumluluğunu "onun için" kısmından çıkarıp "kendimiz için" kısmına çekerek başlayalım.