SICAK BİR MERHABA İLE 'GELECEĞİN CAN YAKICI KONUSU YAŞLI BAKIMI'

Hayırlı ve bembeyaz bir sayfada bundan böyle duygu ve düşüncelerimi siz değerli okurlarımla paylaşacağım için çok memnunum. Bu imkânı verdikleri için Yenibirlik Gazetesi sahibi kıymetli Mehmet Sena Akkaya beye ve tüm ekibine teşekkür ediyorum.

Bu köşede yazma teklifi aldığımda, doğrusu hayata dair hangi konularda yazmalıyım diye uzunca düşündüm.

Herkesin konuştuğu mevzularla okuyucumu meşgul etmek yerine, bu köşeyi okuduktan sonra fikir dünyasında bir "tat" bırakan ve ona fayda üreten konuları bir kahve içimlik zamanda okumasını sağlamaya çalışmalıyım diye düşündüm.

Hayat öyle hızlı akıyor, öyle karışık ilerliyor ki; günlük koşturmacalardan dolayı bazı kavramları, güzellikleri ve duruşları unutabiliyor ve ihmal edebiliyoruz.

Bazen bir sözcükten, bazen de bir olaydan hareketle yazacağımız cümleler, istiyorum ki sizi alsın götürsün düşünce veya duygu ufkuna.

Zihin havuzumuzun dibine çökmüş incileri bir bir çıkarabilsek, dünya başkalaşacak o zaman. Belki de bu köşeler, yazılar ve yazanlar bu amaca hizmet etmeli çokça.

''Haydi başlıyoruz..''

Baştan belirteyim çok önemli bir konu bu ve biraz uzun sürecek. 2 bölümde tamamlayacağız yazımızı. Bittiğinde konu ile ilgili yerini bulan bir paylaşım olacak.

Yaşlılarımız. Onlar annemiz, babamız, dedemiz, ninemiz, atalarımız bizim. Bizim var olma vesilelerimiz. Hepsinin yüzünde hayata dair yaşanmışlıkların bıraktığı acı tatlı çizgiler var. Yüreklerinde yıllarca doldurdukları ve vakitleri yetmediği için gerçekleştiremedikleri umutları taşıyorlar hala. Bizler küçücük ve savunmasızken bizlere merhamet edip büyütendir onlar. Yaşlılarımız, başımızın taçları gönlümüzün ilaçları olan canlarımız.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü arasında 10 Mayıs 2023 tarihinde imzalanan bir protokol kapsamında geniş bir araştırma yapıldı ülkemizde. Türkiye Yaşlı Profili Araştırması adındaki bu çalışma geleceğe dair önemli işaretleri de bize veriyor aslında.

Araştırma kapsamında, içinde 50 ve daha yukarı yaşta en az bir fert bulunan 22 bin 640 örnek hane ele alınmış.

Önemli bazı verileri paylaşmak istiyorum:

65 yaş ve üstü hipertansiyon, kalp hastalığı, diyabet, kanser, böbrek yetmezliği, inme-felç, hepatit, astım vs. kronik (süreğen) hastalığı olan yaşlı oranı % 78,7. Bu rakam Doğu Karadeniz Bölgesinde % 83 olarak en fazla iken, % 74,9 ile Doğu Marmara Bölgesinde en az düzeyde gözüküyor. Rakamlara bakınca en fazla ile en az arasında çok da yüksek bir fark yok. Sonuçta neredeyse her 100 yaşlımızdan en az 75'i kronik rahatsızlıklarla mücadele ediyor. Yöresel olarak bazı yerlerde oranın yüksek çıkması oralarda yaşlılara yönelik verilecek sağlık ve sosyal hizmetlerle ilgili fikirler verir bize.

65 ve daha üstü yaştaki insanlarımızın görmede zorluk çeken kişilerin oranının %10,1, duymada zorluk çekenlerin oranının %10,6, konuşmada zorluk çekenlerin oranının ise %2,2 olduğu görüldü. Yürüme, merdiven çıkma veya inmede zorluk çekenlerin oranı %27,1, bir şeyler taşıma veya tutmada zorluk çekenlerin oranı %29,7, yaşıtlarına göre öğrenme, basit dört işlem yapma, hatırlama veya dikkatini toplamada zorluk çekenlerin oranı ise %13,8 olarak tespit edildi.

Duymada zorluk çeken 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın oranının en yüksek olduğu bölgenin %15,4 ile Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi, konuşmada zorluk çeken kişilerin oranının en yüksek olduğu bölgenin ise %4,6 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi olduğu görüldü.

Genel sağlık durumunu iyi olarak belirten 65 ve daha yukarı yaştaki kişilerin oranı %21,4 iken çok iyi olarak belirtenlerin oranı %1,3 oldu.

Engelli sağlık kurulu raporu olan 65 ve daha yukarı yaştaki insanlarımızın oranı %8,7. Engelli sağlık kurulu raporu olan 65 ve daha yukarı yaştaki kişilerin %77,6'sının kronik hastalık, %48,7'sinin ortopedik, %23,0'ının görme, %15,2'sinin işitme, %11,7,'sinin zihinsel, %10,0'ının dil ve konuşma, %7,6'sının ruhsal ve duygusal ve %1,4'ünün diğer nedenler ile engelli sağlık kurulu raporu bulunuyor.