Başak burcunda meydana gelecek olan yılın son Güneş tutulmasıyla hayatımızdaki fazlalıklardan, angaryalardan kurtulmak isteyeceğiz. Bu dönem hem sağlığımız hem de ilişkilerimize odaklanma zamanı. Gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalabiliriz. Bazı ilişkilerimizi bitirebilir, hatta işimizi bırakabilir, sınırlarımızı tekrar çizmek zorunda kalabiliriz.
Bu yılın son Güneş tutulması 21 Eylül'de meydana gelecek. Başak burcunda 29 derecede gerçekleşecek ve tam karşısında Satürn olan bir tutulma. Tutulmanın etkisi bir ay önce başladı, bir ay daha sürecek. Tutulmanın bireysel hayatlarımızdaki etkilerine odaklanalım. Başak düzen, sistem, çalışma hayatı, sağlık, günlük rutinler, hizmet etmek, detaylar ve analiz demektir. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünüp mükemmelleştirmeye çalışır.
SERT ÖĞRETMEN SATÜRN
Hayatınızın Başak temalı alanlarında artık ya hep ya hiç noktasında olabilirsiniz. Bir süredir devam eden, artık miadını doldurmuş, bize hizmet etmeyen bir düzenin sonuna gelindiğini gösterir. Bir işten ayrılmak, sağlıksız bir alışkanlığı terk etmek, bir ilişkideki hizmetçi rolünü bırakmak gibi nihai karar zamanıdır. Hayatımızdaki fazlalıklardan, işe yaramayan detaylardan, bizi yoran angaryalardan kurtulmayı ifade edebilir bu tutulma.
Haberin DevamıTutulmanın özellikle 29 derecede olması önemli, çünkü bu derece astrolojik olarak 'anaretik' derecedir. Yani kötücüllerin derecesi, sona ulaşmak, sıkışmak, bir şey tam finalize olacakken bir son dakika golünün gelmesi gibi düşünebiliriz.
Satürn astrolojinin tecrübeli ve biraz da sert öğretmenidir. Sorumluluk, disiplin, sınırlar, engeller ve gerçeklerle yüzleşme demektir. Balık burcundaysa bu öğretmen, hayallerimizi, ruhsal dünyamızı, inançlarımızı ve bazen de kafa karışıklıklarımızı, dağıttığımız yerleri disipline etmeye çalışır. Tutulmanın
tam karşısında olmasıysa güçlü bir çekişmeyi, koparılmayı, karşı karşıya gelmeyi, kısıtlanmayı, sınırların getirilmesini, mesafe konmasını anlatır.
İşyerinde her şeyi mükemmel bir şekilde organize etmeye, yeni bir projeye tüm detaylarıyla başlamaya veya günlük hayatımızı kusursuz bir düzene sokmaya çalışabiliriz. Fakat 'bu iş beni gerçekten tatmin ediyor mu' diye düşünüp yaptığımız işin hayallerimize hizmet edip etmediğini sorgulamak zorunda kalabiliriz. Veya sadece verimli olmanın yetmediğini, yaptığımız işin bir anlam taşıması gerektiğini fark edebiliriz. Bu tutulma, bizi hayallerimizi somut bir plana dökmeye mecbur bırakabilir. Ya da hayalden vazgeçmeye itebilir.