Geçtiğimiz günlerde ENKA Sanat sponsorluğunda Porte Film yapımı olarak hayata geçen; yönetmenliğini Selçuk Metin'in, senaristliğini Zeynep Miraç'ın, görüntü yönetmenliğini Emre Okur'un ve müziklerini Cem Öğet'in yaptığı Ferhangi Bir Yaşam belgeselini izledik ENKA Açık Hava Tiyatrosu'nda. Önümüzdeki günlerde de "Ferhan'ın mekânı" diyeceğim Ses Tiyatrosu'nda gösterilecek film. İzlenmesi gerekir... Böyle belgesel çalışmaların hayata geçmesine destek oldukları için öncelikle ENKA Sanat'ı kutlamak isterim ve tabii ki Porte Film ekibini de.
AĞRIŞIMLARFerhangi Bir Yaşam'da tiyatro ve müzik dünyamızdan pek çok sanatçı ve Ferhan'ın ailesi, dostları paylaştılar değerli anılarını, yorumlarını... Evet, Ferhan'ın özel yaşantısını, sanat hayatını, Ortaoyuncular ve adeta yeniden inşa ettiği Ses Tiyatrosu için verdiği o çetin mücadeleyi izlerken Beyoğlu'nun dünü ve bugünü bir kez daha geçti gözlerimin önünden... Tiyatroların, sinemaların seyirciyle dolup taştığı, Markiz'lerin, Lebon'ların, İnci'lerin, Rejans'ların ve nice benzer mekânların caddeye zarif renkler kattığı yıllara döndüm... O güzelim Markiz'in bugünkü perdeleri çekik sessizliğe bürünmüş hali bana hep Haldun Taner'i hatırlatır. Sevdiği bir mekândı usta yazarımızın... Bir zamanlar da kumpirci olarak faaliyet göstermişti biçare Markiz! Neden bir Londra, Paris, Milano ya da Moskova gibi eskiyi koruyamıyor ya da korumuyoruz Bu cehalet örneği ama bir anlamda da bilinçli yıkımlar, yok edişler kültürsüzlüğün, toplumsal alanda giderek tırmanan eğitim yoksunluğunun kanıtları. Tek tek karartılan sahneler de bu sürecin işaretleri sanki. Şimdilik, sözü fazla uzatmadan: "İyi ki Ses Tiyatrosu'na el atmışsın Ferhan Şensoy" diyorum bir zamanların güzelim Tepebaşı Dram Tiyatrosu'nu, Muammer Karaca Tiyatrosu'nu, Elhamra ya da Arena'yı, Alkazar'ı, Odeon'u, şimdi sinema müzesi olan Küçük Sahne'yi, Taksim Sahnesi'ni, Şan'ı ya da Kenter Tiyatrosu'nu aklımdan geçirirken...
BEKLENTİLER29 Eylül 2006 yılında vefat eden değerli dostum, Kulis dergisinin sahibi