Birleşmiş Milletler'in (BM) 80'inci Genel Kurul'u bu hafta açılıyor. Filistin'in toplantılara damga vuracağı aşikâr. 22'sinde yapılacak ve Filistin devletinin tanımasının beklendiği toplantı da tarihi olacak.
Gözler bir taraftan ABD'nin vize engeli yüzünden New York'a gelemeyecek Mahmud Abbas'ın göndereceği video kayıt mesajında, bir taraftan da BM organlarında yargılanıp, uluslararası mahkemelerde hakkında tutuklama kararı çıkarılan ama ABD'nin koşulsuz desteği ile New York sokaklarında dolaşacak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'da olacak.
'ABD'nin vize silahı'
ABD'nin Abbas dahil tüm heyetinin vizelerini iptal etmesi 1947'de imzalanan 'BM Genel Merkez' anlaşmasına aykırı. ABD, 'BM'ye davet edilen diplomatlara en kısa sürede ve ücretsiz vize vermek' zorunda; ancak 'kendi güvenliğini koruma' gerekçesiyle yükümlülüklerine uymuyor. Bu konuyu Filistin'i toplantılarda temsil edecek tek isim olacak Daimî Büyükelçi Riyad Mansur'a sordum. Mansur'a göre ABD vizeyi "silah gibi kullanıyor."
İşin garibi, Filistin tarafı da kararı, bizim gibi ABD Dışişleri Bakanı Rubio'nun basın açıklaması ile öğrenmiş. 12 Eylül'de New York'ta durumu görüşmek için BM ve ABD dahil 30'a yakın üye ülkenin temsilcisinin bulunduğu bir toplantı yapılmış. Mansur, "bu kararı döndürme ihtimali çok düşük" dedi; ama "her türlü yöntem ile toplantılara katılacağımızı ABD'ye bildirdik" diye de ekledi. Bu çabalar sonucu Perşembe BM Genel Kurulu'nda yapılan oylama ile Abbas'ın video bağlantı ile katılımına onay çıktı. Abbas 25 Eylül'de Genel Kurul'a seslenecek.
Guterres-Netanyahu görüşür mü
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ise 26 Eylül Perşembe günü BM kürsüsünden konuşması bekleniyor. Rahatsız edici sorulardan biri BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile ikili görüşme yapıp yapmayacağı.
BM araştırma komisyonu, bu hafta yayınlanan raporunda "İsrail'in Gazze'de soykırım yaptığını" duyurdu. Netanyahu hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin tutuklama kararı var. BM'nin yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı'nda ise Güney Afrika'nın açtığı dava devam ediyor. Böyle bir ortamda Guterres'in "Başbakan Netanyahu isterse, diğer tüm devlet başkanları gibi, onu da memnuniyetle kabul ederim" sözlerine tepki var. "Kendi örgütüyle çelişiyor" diyen de var, "Bu görüşme Nethanyahu'nun uluslararası arenada yalnızlaştırılma çabalarına zarar verir" diyen de...
Şara'nın durumu
Tüm dikkatler Filistin meselesine çevrilmişken, 21-25 Eylül tarihlerinde New York sokaklarında dolaşacak bir diğer tartışmalı isim Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed El-Şara.
ABD Suriye'ye dönük yaptırımları kaldırma, Heyet-ül Tahrir Şam'ı da terör örgütleri listesinden çıkarma kararı almış olsa da örgüt hala BM'nin terör örgütleri listesinde. Şara'yı BM'de ağırlamak için bir dizi sorunun aşılması için hukuki prosedür izlendiği muhakkak. Çünkü BM iç hukuku gereği "yaptırım altındaki kişilerin BM toplantılarına katılabilmesi için Güvenlik Konseyi Yaptırım Komitesi'nin bir istisna kararı alması gerekiyor. Şara için net bilgi olmasa bu yolla tahmin ediliyor.