Afgan-leaks
Türkiye'nin ve Ortadoğu'nun bu hafta ana gündemi İsrail'in Suriye'ye yaptığı saldırıydı. Bu manşet, bir haftadır bulunduğum Birleşik Krallık'ta da gazetelerde kendisine yer buldu; fakat ülke bir kaç gündür 'veri sızıntısı skandallıyla' sarsılıyor. Birleşik Krallık tarihinin en büyük sızıntısının maliyetinin yedi milyar İngiliz sterlin olduğu konuşuluyor. İngiltere'nin Wikileaks'i olarak tanımlanan 'Afganleaks' ile ilgili hem eski hem de mevcut hükümet suçlamalarla karşı karşıya.
Bir e-postanın bedeli
Olayın özeti şu: Birleşik Krallık, 2001 yılından bu yana Afganistan'daki İngiliz askerleriyle çalışan Afganlar için 'Yerleştirme ve Yardım Programını' başlatmıştı. 2021 yılında yürürlüğe giren program, ülkeden ayrılıp İngiltere'ye yerleşmek isteyen Afganlara 'sığınma hakkı' tanıyordu. Şubat 2022'de bir İngiliz asker bu program kapsamında Birleşik Krallık'a giden ya da gitmeye hazırlanan 33 bin Afgan'ın kişisel bilgilerinin bulunduğu bir e-postayı 'yanlışlıkla' İngiltere'de güvendiği bir Afgan gruba gönderdi. İngiliz hükümetinin bu sızıntıdan ancak 18 ay sonra haberi oldu. Facebook'ta anonim bir hesap 'Başvuru sahiplerini ifşa etmek istiyorum" diyerek paylaşım yapınca hükümet, 'ölüm listesi' olarak tanımladığı o belgelerin hem Taliban'ın eline geçmesini hem de kamuoyuyla paylaşılmaması için harekete geçti.
15 Temmuz'da sırlar açığa çıktı
Yetkililer önce META ile görüştü, daha sonra da Ağustos 2023'te yargı sürecini başlattı. Savunma Bakanlığı'nın açtığı davada mahkeme 'Afganların güvenliğini' gerekçe göstererek 'ihtiyati tedbir kararı' aldı. Muhafazakâr Parti iktidarı sonrası göreve gelen İşçi Partisi de bu gizliliğin sürmesi için davaları devam ettirdi. 15 Temmuz'da yargıçlar tedbir kararını kaldırınca kriz patlak verdi. Bu programla Afganların İngiltere'ye kabul edildiği, İngiliz devletine olan yaklaşık maliyetinin toplamda 7 milyar sterlini bulabileceği gibi bilgiler ortaya döküldü. Bilgileri sızan Afganların kaçının İngiltere'ye geldiği ya da geleceği ve yahut maliyetlerinin ne olacağı ile ilgili rakamlar ise henüz yok. Eski hükümetin hatasını düzeltmeye çalışan İşçi Partisi'nin üzerinde ise 'süreci şeffaf yürütün' baskısı var.
Durumu toparlama çabaları
Davaları geri çekmeyerek eski hükümetin yanlışını sürdürmekle suçlanan İşçi Partisi'nin Savunma Bakanı John Healey Parlamento'da bu hafta bir anlamda hesap verdi. Listede yer alan herkesin İngiltere'ye getirilmeyeceğini söyledi. (Sızıntıya tepki olarak getirilecek sayının yedi bin civarında olacağı, bunun da maliyetinin yaklaşık 850 milyon sterlin olacağı belirtiliyor.) Healey ayrıca programın tamamı düşünüldüğünde, tüm maliyetin konuşulduğu gibi yedi milyar sterlin değil beş buçuk ila altı milyar sterline düşeceğini de söyledi.