Türkiye'nin skandal gündemine yetişmek kolay değil.
Biri bitmeden diğeri başlıyor.
Biri cezalandırılmadan, diğeri sol kulvardan hızla yetişip önümüze düşüyor.
Hafıza yoruluyor, vicdan aşınıyor, adalet gecikiyor.
Son günlerde TBMM'nin içindeki lokantada, aşçıların stajyer kız çocuklarına yönelik cinsel istismarını konuşuyoruz.
Tam 7 haftadır Meclis'te devam eden bir soruşturma var.
Ama ne zaman ki olay medyaya yansıdı, ne zaman ki kamuoyu ayağa kalktı...
İşte o zaman süreç hızlandı, tutuklamalar geldi.
İnsan ister istemez şu soruyu soruyor: Ya haber olmasaydı
Ama meselenin en acı tarafı sadece bu değil.
Olayın ortaya çıkış biçimi başlı başına alarm veriyor.
Her şey bir babanın şikayetiyle başlıyor.
Yani ne Meclis'te biri fark ediyor istismarı, ne şikayetler kurumsal bir karşılık buluyor, ne de iç denetimle başlayan gerçek bir soruşturma var.
Üstelik o kız çocuğu, yaşadıklarını daha önce kadın amirine anlattığını söylüyor.
"Aman sus" denilerek, olayın üstünün örtüldüğünden bahsediyor.
Bir çocuğun, bir genç kızın, bir stajyerin sesi...
En güvenli olması gereken yerde, duvarlara çarpıp geri dönüyor.
Ta ki kızına inanan bir baba, "Bu iş burada bitmez" diyene kadar.
★★★
Bir baba gerçeğin peşine düşüyor.
Ve bir anda Pandora'nın kutusu açılıyor.
Farklı farklı mağdurların sesi duyulmaya başlıyor.
Aynı Rojin Kabaiş'te olduğu gibi...
Hatırlıyorsunuz.
Rojin, Diyarbakır'dan üniversite kazanıp Van'a gelen bir genç kızdı.
Okulun daha dördüncü gününde kayboldu.
Günler sonra cansız bedeni Van Gölü kıyısında bulundu.
İlk açıklama tanıdık: "İntihar" denildi.
Dosya kapatılmak istendi.
Rojin'in bedeninde 2 erkek DNA'sı vardı.
Yeri bile söylenmedi.
"Cenaze taşınırken bulaşmıştır" denildi.
Ama bir baba çıktı ve dedi ki: "Ben kızımı tanıyorum. O kendini öldürmez."
Ve o cümleyle birlikte büyük bir direniş, büyük bir adalet mücadelesi başladı.
Barolar, kadın örgütleri, sivil toplum devreye girdi.
Bir yıl geçti.
Sonra ne oldu
Otopsi raporunda ilk baştan beri yer alan ama gizlenen bir gerçek ortaya çıktı.
Rojin'in vücudundaki DNA örneklerinin biri vajinal iç bölgede, diğeri göğsündeydi.
Yani cinsel istismar ihtimali kuvvetliydi.
Şimdi o DNA'lar kime ait diye inceleme yapılıyor.
Yüzlerce kişiden örnek alındı, ama sonuç yok.
Çünkü aradan bir yıldan fazla zaman geçti.
Belki o ilk gün bulunabilecek nice delil çoktan karartıldı.
Belki o ilk saatlerde atılabilecek adımlar atılmadı.
★★★
Fakat eğer o baba direnmeseydi...
Bugün milyonların "katil bulunsun" diye yüreği ağzında beklediği bir dosya, çoktan "intihar" denilip rafa kaldırılmış olacaktı.
Tıpkı yıllardır "11 yaşındaki kızım niye kendini öldürsün"

7