Birkaç gündür Sözcü TV'de İyi Parti Milletvekili Turan Çömez; Tele 1'de Cemal Enginyurt "AKP zinayı suç olmaktan çıkardı" diyorlar!
Peki meselenin iç yüzü ne Süreç nasıl gelişti
Gerçekleri ve olan biteni bilmek hepimizin hakkı. Bugün size işin aslını özetleyeceğim.
ZİNA NEDİR
Zina, İslam hukukuna göre bir erkeğin veya kadının karşı cinsle "nikah" dışında rızası ile cinsel temasta bulunmasıdır. Bu hepimizin bildiği anlamıdır.
Bu tanım, 765 sayılı Türk Ceza Kanunundaki düzenlemeden farklıdır. Esasen bu tanım Medeni Kanundaki "boşanma gerekçesi" olan düzenlemeye kısmen benzemektedir. Bir kimse, eşinin dışında birisiyle ilişkiye girerse bu Medeni Kanun anlamında zina iken o dönemin ceza hükümlerine göre suç olmaya da biliyordu.
ZİNA SUÇLARI
Bu suçlar 765 sayılı kanunun "adabı umumiye ve nizamı aile aleyhinde cürümler" başlıklı sekizinci babının beşinci faslında düzenlenmişti.
Beş maddeden oluşan düzenleme bizim zina diye bildiğimiz eylemlerden çok farklıydı. Misal 440. Madde zina eden kadına ceza verilmesini düzenlerken 441. madde kocanın ceza alabilmesi için "bir kimseyle karı-koca" ilişkisi yaşamasını şart koşuyordu (1).
1968. İLK RED!
Bu konu ilk olarak 1968 yılında AYM'nin önüne geliyor. Başvuru Pötürge Asliye Ceza Mahkemesince yapılıyor.
Pötürge Mahkemesi 441 maddenin formülasyonunun 1960 Anayasasının eşitlik ilkesini düzenleyen 12. maddesine aykırı olduğunu belirtiyor.
AYM "İtiraz konusu 441. madde, zina eden koca hakkında verilecek cezanın, erkeğin evli olduğunu bilerek bu fiilde ortak olan kadına da verileceği hükmünü koymuş ve suçlu erkek ile kadın arasında bir fark gözetmemiştir" diyerek talebi reddediyor.
1996. İŞLER DEĞİŞİYOR
Bu sefer Şabanözü Asliye Ceza Mahkemesi "savcılığın" Anayasaya aykırılık talebini ciddi bularak AYM'ye iptal başvurusu yapıyor.
AYM; "kocanın eyleminin zina suçu sayılabilmesi için kadının zinasında aranmayan kimi koşul ve öğelerin aranması, karı karşısında kocaya yasal üstünlük tanınması anlamına gelir. Evlilik birliği içinde kocaya bu tür üstünlük tanımak için haklı bir neden yoktur. Çünkü, karşılıklı sadakat yükümlülüğü bakımından karı ile koca arasında fark bulunmamaktadır. Bunun için kocanın basit zinasının cezalandırılmaması, ona kadına karşı çağdaş anlayışa uymayan bir ayrıcalık tanınmasına yol açarak cinsiyet ayırımını reddeden kadın erkek eşitliğini bozar" diyerek mülga TCK'nın 441.maddesini "eşitlik ilkesine" atıfla iptal ediyor (2).
1999. AYM'NİN İKİNCİ KARARI
1998 yılında Torbalı Asliye Ceza Mahkemesi AYM'ye başvuru yapıyor. 1996'daki karara atıf yapıyor ve 440. Maddenin iptalini istiyor. Mevcut durumun da eşitlik ilkesine aykırı olduğu tezine dayanıyor Torbalı Mahkemesi...
AYM maddeyi şu gerekçe ile iptal ediyor: TCK'nın 440. maddesinde, karının zinasının suç oluşturacağı öngörülmüş, kocanın zinasını suç sayan 441. maddesi ise AYM tarafından iptal edilmiştir. Böylece, kocanın zinası suç olmaktan çıkmıştır. "Evlilik birliğinin tarafları olarak karı ile aynı hukuksal konumda olması gereken koca için zinanın suç olmaktan çıkmasına karşın, karı için suç sayılmaya devam etmesi" eşitlik ilkesine aykırılık oluşturmaktadır (3).

95